7 Ocak 2025 Salı
DOLAR 35.35 ₺
EURO 36.61 ₺
STERLIN 44.15 ₺
G.ALTIN 3,009.99 ₺
BTC 101,830.44 $
ETH 3,688.17 $
BİST 9,972.03
ads
ads

Yerli kenevirin genetik haritası genişliyor

GündemYerelSamsun 3
Yayınlama: 6 Ocak 2025 Pazartesi 13:26 Kaynak: Demirören Haber Ajansı

Yerli kenevirin genetik haritası genişliyor
ads

Gökhan İÇKİLLİ/SAMSUN, (DHA)- SAMSUN Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Kenevir Araştırmaları Enstitüsü’nde, yerli kenevir çeşitlerinin lif oranının artırılması için yüksek lif oranına sahip yabancı çeşitler ile melezlenerek yeni genetikler oluşturuluyor. Enstitü Müdürü Prof. Dr. Selim Aytaç, “Burada asıl amaçlanan genetik varyasyon oluşturmak, yani kenevirin her türlü genetiğini bulunduran genotipleri elde etmek. Bunu da ‘genetik kirlenme olmasın’ diye melezlemeleri oluşturmak için kabinler kullanmaktayız. Çünkü dışarıdan polen alışverişi olmasın” dedi.

OMÜ Kenevir Araştırmaları Enstitüsü tarafından yürütülen ve TÜBİTAK tarafından desteklenen proje kapsamında, yerli kenevir genotiplerinin lif oranını artırma çalışmaları devam ediyor. Bu kapsamda yapılan ön çalışmalarda, yüksek lif oranına sahip yabancı orijinli Santhica-27 ve Futura-75 isimli 2 çeşit ebeveyn olarak seçilerek, yerli genotiplerin lif oranlarını artırmak için melezleme çalışmaları başlatıldı. Çalışma, 16 farklı melez kombinasyonuyla özel olarak izole edilen kabinlerde yürütülüyor.

Projeye ilişkin bilgi veren OMÜ Kenevir Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Selim Aytaç, “Bu kabinler kenevir genotipleri melezleme kabinleri. Diğer normal kabinlerden yüksektir. Kabinler, çelik profile yapıldı ve etrafı polen geçirmeyecek örtülerle sarıldı. Biz burada melezleyeceğimiz genotipleri belli bir sıranın içini ekmekteyiz ve orada toz alışverişi istemiş olduğumuz anne ve baba bireyler arasında olur. Meydana gelen yavrular istemiş olduğumuz genetik özelliklerde sağlanmış olur. Kabinler dışarıya polen veremezler. Dışarıdan da polen alamazlar. Dolayısıyla kendi içerisinde bizim seçmiş olduğumuz ebeveynler oluşacağı için ıslah çalışmaları bu kabinleri kullanmaktayız. Burada 16 kabin var. 16 farklı bir genotip melezlemesini burada yapabilmekteyiz” diye konuştu.

Kabin sayısını arttırmayı hedeflediklerini dile getiren Prof. Dr. Selim Aytaç, “Yıl içerisinde bu kabinlerde birkaç jenerasyon yapmak suretiyle arz etmiş olduğumuz 32 veya daha yüksek oranda yılda melezleme kombinasyonu oluşturmaktayız. Bu kombinasyonlar daha sonra başka kabinlerde gözlem bahçeleri şeklinde dönüştürülüyor. Belki de onlarca, yüzlerce farklı genetör elde ediyoruz. Bunların içerisinde gerek gözlemlerimiz gerek ölçüm sayımı tartımlarımız gerek laboratuvar çalışmalarımız sonucunda yeni çeşit adaylarımız, istemiş olduğumuz özellikte yeni adaylarımız ortaya çıkmakta. Burada verimlilik, lif verimi, lif oranı, yağ verimi, tohum verimi gibi özellikler araştırılarak yeni çeşitlere yol çıkarmaktayız. Aynı zamanda ilaç etkin maddesi amaçlı üretimlerimizde önce laboratuvar şartlarını daha sonra yine kabinleri de geliştirme çalışmalarımız devam etmektedir" dedi.

ads

Dünyadaki bütün kenevir genotiplerinin gen bankasını oluşturmak istediklerini ifade eden Aytaç, "Tohumlar kabinlerde normalde 4-4,5 ay kalıyor. O süre içerisinde biz işimizi bitiriyoruz. Yani tohumu ektikten sonra 4,5 ay sonra tohum alıp tekrar kabinleri hazırlıyoruz, tekrar üretim yapıyoruz. Sera içinde olduğundan dolayı yıl boyu burada kenevir üretimi yapabiliyoruz. Biz bunda sadece 3 çeşit değil, aynı zamanda daha çeşit olumlu 2 bin 500'e yakın genotipimiz var. Onları kullanmaktayız. Yine yurt dışına ithal etmiş olduğumuz belli özellikleri olan yabancı çeşitleri de melezlemeye almaktayız. Bizim için önemli olan üniversitemiz bünyesinde dünyadaki bütün kenevir genotiplerinin gen bankasına oluşturmak, şu anda gen bankasında gelişme çalışmamız var. Buradan elde etmiş olacağımız yeni varyasyonları da gen bankamızın kayıt altına alıyoruz. İleride çalışacak olan genç arkadaşlara materyal olarak bünyemizde bulunduruyoruz" dedi.

'GENETİK VARYASYON OLUŞTURMAK'

Asıl amaçlarının kenevirin genetik varyasyonunu oluşturmak olduğunun altını çizen Prof. Dr. Aytaç, “Burada asıl amaçlanan genetik varyasyon oluşturmak. Yani bugün dünyada esmeri, sarısı, beyazı, zencisi her türlü insan var. Kenevirin de her türlü genetiğini bulunduran genotipleri elde etmek, kısa boylu olandan uzun boyluya, dallı olandan dalsız olana, tohumu iri olandan küçük olana, yağ verimi yüksek olana düşük olana gibi, aynı zamanda protein ve diğer kannabinoidler konusunda da mümkün olduğunca farklı varyasyonlar oluşturmak amacımız ve bunu da ‘genetik kirlenme olmasın’ diye istemiş olduğumuz melezlemeler oluşturmak için kabinleri kullanmaktayız ki dışarıdan polen verişi olmasın. Aynı zamanda mikro tohum çoğaltım çalışmaları için de kullanabiliyoruz. Bunu sürekli çalışıyoruz zaten biz. Bunun sonu yok. Yani araştırmanın sonu yok. Sürekli yeni yönetmeni, yeni varyasyonları oluşturuyoruz. Bu zaten enstitümüzün kurulma amacı da bir tanesi bu. Tarım ve Islah Anabilim Dalımız sırf bu amaçlara ilgilenmektedir. Yeni çeşit adaylarını veyahut da yönetmeni ve varyasyonları oluşturulması” diye konuştu. (DHA)

FOTOĞRAFLI

ads
İlk Yorumu Sen Yaz
code