125 bin liralık maaşının tamamının hastaneye yatırıldığını belirten Gürül, "Fırat Sarı'yla ortak ev aldım. Benim 500 bin liram vardı. 500 bin borç aldım. Öyle aldım. İlaç satıldığından haberim yoktu. İlk ilaç satıldığında iyileşmedae oldum. Hasan Basri ve Hakan Doğukan'ın öğrendiği.Sonrasında Hasan benim kazandığım onu da sıkıştırdım. dedi.
Gürül, bu durumda Sosyal Güvenlik Kurumundan (SGK) alınmadığını, üretici firmadan tedarik edildiğini anlatarak, "İlaç duruyor. İhtiyaç olduğu kişinin hekimin ihtiyacıyla gerekli olduğu kadar alınıyor. İlaç kullanıldıktan sonra ilaç kutusunun yeniden düzenlenmesine konuluyor. İlaç düşümü denir şey ise budur. " diye konuştu. Bu davadaki tek suçun dış gözetimcilerinin denetimcilerden ayakta kaldığını iddia eden Gürül, hastanede yatan dosya eksikliklerinin olduğunu, dış nöbetçilerin iyi bakıldığını ve denetimcilerin hastaneye geldiğinde hasar gördüğünü diye dışarı çıkardıklarını anlattı.
Gürül, Mahkeme Başkanı'nın sorduğu bir parça dinlediği yanıtlarla birlikte şoke etti. Gazeteci Rojda Altıntaş'ın Mahkeme Başkanı'nın aktardığına göre "Fırat Sarı ile görüşürken neden WhatsApp'tan görüşelim diyorsun?" olaylarına Gürül, "Konuşmanın bir yerlerinde iş dışında başka şeyler yaparak müstehcen konuşulanlar konuşulmaya başlanıyor. Telefon çekmiyor." geldi. Gürül'ün hızı mahkemede sürprizlere neden oldu.