1- SOSYAL MEDYADAN MÜSTEHCEN YAYIN YAPAN KADIN TUTUKLANDI, EŞİ SERBEST BIRAKILDI

İSTANBUL, (DHA)- SOSYAL medya üzerinden bir günde 100 erkekle birlikte olacağını söyleyen Azranur A.V. (23) ile birlikte hareket ettiği eşi P.B.V. (25) polis tarafından gözaltına alındı. Ataşehir'de bir hastanede gözaltına alınışı sırasında polise direnen Azranur A.V., 'müstehcenlik', 'görevli memura mukavemet', 'iftira' suçlamasıyla çıkarıldığı mahkemede tutuklanarak cezaevine gönderildi. Eşi P.B.V. ise serbest bırakıldı.

Asayiş Şube Müdürlüğü, Ahlak Büro Amirliği ekipleri bir ihbarı değerlendirerek sosyal medya üzerinden bir günde 100 erkekle birlikte olacağını söyleyerek bazı siteler üzerinden çıplak pozlarını yayınlayan Azranur A.V.'yi yakalamak için harekete geçti. Bir hastanede estetik operasyonu olacağı öğrenilen Azranur A.V., yanındaki İran uyruklu eşi P.B.V. ile birlikte gözlaltına alındı. Gözaltına alınışı sırasında ve Asayiş şube müdürlüğüne getirilişinde polise direndiği öğrenilen şüpheliler güçlükle Ahlak Büro Amirliğine çıkarılabildi. Azranur A.V.'nin 'mala zarar verme', 'görevli memura mukavemet', 3 'kasten yaralama', 'tehdit hakaret', 'halkı kin ve düşmanlığa tahrik' suçlarından polise geliş kaydı bulunduğu öğrenildi. Azranur A.V.'nin eşi P.B.V'nin ise 4 suç kaydı bulunduğu öğrenildi.

Şüpheli Azranur A.V.'nin yakalandığı sırada sosyal medya üzerinde yaptığı eşinin çektiği uygunsuz fotoğrafları polis memurları çekti şeklindeki paylaşımı nedeniyle de hakkında işlem yapıldığı öğrenildi.

Poliste işlemleri tamamlanan Azranur A.V. çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklanarak cezaevine gönderilirken, eşi P.B.V. serbest bırakıldı.

Görüntü Dökümü:

---------------------

-Şüphelilerin emniyetten çıkışı

===============================

2- ATAŞEHİR'DE 3 KATLI OTELDE YANGIN: 3'Ü AĞIR, 5 YARALI

Armağan GÖKMEN / İSTANBUL (DHA)- ATAŞEHİR’de, 3 katlı otelin eksi birinci katında çıkan yangında içeride mahsur kalan kişiler kurtarıldı. Yangında, 3'ü ağır 5 kişi yaralandı.

Yangın, saat 03.30 sıralarında Ferhatpaşa Mahallesi Üsküdar Caddesi’ndeki bir otelde çıktı. 3 katlı otelin eksi birinci katında henüz belirlenemeyen bir nedenle çıkan yangından yükselen dumanları görenler durumu itfaiye, sağlık ve polis ekiplerine bildirdi. Olay yerine gelen ekipler, yangına müdahale ederken otel içerisinde mahsur kalanları kurtarmak için çalışma başlattı. Otelde konaklayan 5 kişi, itfaiye ekipleri tarafından yaralı olarak kurtarıldı. Vücutlarında yanık olduğu belirlenen 3 kişi ve dumandan etkilenen 2 kişi, sağlık ekipleri tarafından olay yerinde yapılan ilk müdahalenin ardından ambulansla çevredeki hastanelere kaldırıldı. Tedaviye alınan yaralılardan 3'ünün hayati tehlikesinin olduğu öğrenildi. Otelin mutfak bölümünden başladığı değerlendirilen yangın, ekipler tarafından kontrol altına alınarak söndürüldü.

Yangının çıkış nedenini tespit etmek için soruşturma başlatıldı.(DHA)

Görüntü Dökümü

----------------------

-Genel görüntü

-Otelde konaklayanların tahliye anı

-Yaralıların ambulansa götürülmesi

-Ambulansın çıkışı

-Olay yeri detay

====================================

3- BEYOĞLU'NDA, GECEKONDU ALEV ALEV YANDI

Armağan GÖKMEN - Doğan Can CESUR / İSTANBUL (DHA) BEYOĞLU'nda, bir gecekonduda başlayan yangın, bitişikteki evlere de sıçradı. Çok sayıda itfaiye ekibinin müdahale ettiği yangında ölen ya da yaralanan olmadı.

Yangın, dün saat 22.15 sıralarında Sururi Mehmet Efendi Mahallesi Ufakköprü Sokak'taki bir gecekonduda çıktı. Henüz bilinmeyen bir nedenle çıkan yangın, kısa sürede yandaki evlere de sıçradı. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine gelen itfaiye ekipleri alevleri kontrol altına alarak söndürdü. Yangın sonrası, gecekondu ve alevlerin sıçradığı diğer evlerde hasar oluştu. Olayda ölen ya da yaralanan olmazken, yangının çıkış sebebi ile ilgili inceleme başlatıldı. (DHA)

Görüntü Dökümü

----------------------

-Yangından görüntüler

==================================

4-FAHRETTİN ALTUN: TÜRKİYE, BÖLGESİNE VE KÜRESEL ALANA İSTİKRAR İHRAÇ EDEN BİR GÜÇ KONUMUNDA

Kübra SONKAYA-Harun ŞAHBAZOĞLU/İSTANBUL, (DHA)-CUMHURBAŞKANLIĞI İletişim Başkanı Fahrettin Altun, TRT World Citizen Awards Ödül Töreni'ne katıldı. Burada konuşan Altun, "Türkiye, artık içine kapanan, küresel adaletsizliklerle uğraşmak bir yana, bu küresel adaletsizliklerden ortaya çıkan zulümleri nasıl yöneteceğini bilemeyen bir ülke değil. Türkiye, bir taraftan kendi iç bütünlüğünü, iç cephesini sağlamlaştıran ama öte taraftan da bununla birlikte kendi istikrarını sağladıktan sonra da bölgesine ve küresel alana istikrar ihraç eden, istikrarlaştırıcı bir güç konumunda" dedi.

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Beşiktaş'taki bir otelde düzenlenen TRT World Citizen Ödül Töreni'ne katıldı. TRT Genel Müdürü Mehmet Zahit Sobacı'nın ev sahipliğinde çok sayıda davetlinin katılımıyla bu yıl 6'ncısı düzenlenen ödül töreninde; İletişimci, Eğitimci, Gençlik, Yılın Dünya Vatandaşı, Yaşam Boyu Başarı ve TRT Özel Ödülü olmak üzere 6 ayrı kategoride ödüller sahibini buldu.

'KÖTÜLÜK ULUSLARARASI SİSTEM NAZARINDA SIRADANLAŞMIŞ DURUMDA'

Ödül töreni öncesi konuşma yapan İletişim Başkanı Fahrettin Altun, "Bugün baktığımızda gerçekten Filistin'deki soykırım, bütün dünyanın gözleri önünde cereyan etmesine rağmen, bu kötülük gerçek anlamda insanlığın vicdanını kanatmasına rağmen, ne yazık ki uluslararası sistem nazarında sıradanlaşmış durumda. Bu kötülük içselleştirilmiş durumda. Bu kötülük normalleştirilmiş durumda. Bugün uluslararası sisteme, uluslararası sistemin kurumlarına dönüp baktığımızda, evet ne yazık ki tüm insanlığı tehdit eden, bu soykırım karşısında gerçek anlamda düşünme kabiliyetini yitiren onlarca bürokrat ya da siyasetçiyle karşılaşıyoruz. Diğer taraftan baktığımızda sorumluluk hissinin kaybolduğu, sadece adeta emir komuta zinciri ile kötülüğü sıradanlaştıran bir uluslararası sistemden bahsediyoruz ve o sistem gerçekten siyasal sürecin bir parçası olmuş durumda. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin yapısı da bunun çok somut bir delili esasında" dedi.

'BEŞ CESUR İNSANA ÖDÜL VERİLİYOR BUGÜN'

Altun, "Kuşkusuz, kötülüğün sıradanlaşmasına yol açan, bahsettiğim bu maskelemeyi yapan başlıca mekanizma da küresel medya düzeni. Adını da koyalım, Batılı egemen medya düzeni. Bu medya düzeni hakikat krizine de yol açan sistematik bir kötülük üretiyor. Ve bu alan, medya alanı, enformasyon alanı, bizim yine iyilik adına, hak adına, hakikat adına mücadele etmemiz gereken bir alan. Her şeyden önce medya alanını tahrip edilmiş bilginin değil, gerçek bilginin, hakiki bilginin alanı yapmak için mücadele etmeliyiz. Filistin'de yaşanan, Gazze'de yaşanan İsrail zulmüne soykırıma dikkat çekmek, İslam karşıtlığına dikkat çekmek, yine Suriye'de geçmiş dönemde yaşanan insan hakları ihlallerine dikkat çekmek ve bununla beraber, yine eğitimin güçlendirilmesine dikkat çekmek üzere bir çaba ortaya konuyor bu inisiyatifle. Ve bu bağlamda bir küresel farkındalık oluşturulmaya çalışılıyor. Beş cesur insana, dünyadaki adaletsizliklere, eşitsizliklere, zulümlere, cesurca karşı çıkan beş yürekli kişiye ödül veriliyor bugün" diye konuştu.

'BU MÜCADELEYİ VEREBİLMEK GERÇEK BİR CESARET VE DİRAYET İSTİYOR'

Altun, "Türkiye olarak gerçekten küresel alanda bütün insanlığın gözü önünde bir adalet ve hakikat mücadelesi veriyoruz. Ve bu mücadeleyi verebilmek, insanlık adına doğru yerde durabilmek, gerçek bir cesaret ve dirayet istiyor. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliği, tam da bu cesareti ve dirayeti temsil eden bir liderlik. Rusya- Ukrayna Savaşı'nda, Filistin'de, İsrail'in sürdürdüğü zulüm politikalarında, diğer taraftan Suriye krizinde, Libya'da ve Etiyopya-Somali arasında ortaya çıkan krizin çözümünde, bütün bunlar da Türkiye, Cumhurbaşkanımızın liderliğinde gerçek bir inisiyatif ortaya koyuyor ve Türkiye, bu bağlamda artık içine kapanan, küresel adaletsizliklerle uğraşmak bir yana, bu küresel adaletsizliklerden ortaya çıkan zulümleri nasıl yöneteceğini bilemeyen bir ülke değil. Türkiye, bir taraftan kendi iç bütünlüğünü, iç cephesini sağlamlaştıran ama öte taraftan da bununla birlikte kendi istikrarını sağladıktan sonra da bölgesine ve küresel alana istikrar ihraç eden, istikrarlaştırıcı bir güç konumunda" şeklinde konuştu.

YILIN DÜNYA VATANDAŞI ÖDÜLÜ AYŞENUR EZGİ EYGİ'NİN

Konuşmanın ardından, ödüller sahiplerine teslim edildi. Eğitimci Ödülü Rana Dajani'ye, İletişimci Ödülü Azima Dhanje ve Arhum Isthiaq'a, Gençlik Ödülü Helene Ba'ya, TRT Özel Ödülü Dr. Amani Ballour'a, Yaşam Boyu Başarı Ödülü Steve Sosebee'ye takdim edildi. Yılın Dünya Vatandaşı Ödülü'nü ise işgal altındaki Batı Şeria'da öldürülen Ayşenur Ezgi Eygi adına babası Mehmet Suat Eygi aldı. (DHA)

Görüntü Dökümü:

-----------

Salondan genel ve detaylar

Ödül Töreninden görüntüler

Fahrettin Altun'un konuşması

================================

5- BAKAN TUNÇ: TERÖRÜN HER TÜRLÜSÜNÜ ÜLKEMİZDEN DEFETMEK İSTİYORUZ

Gülseren KARAPINAR / Ulaşcan ÖZER- İSTANBUL, (DHA)- ADALET Bakanı Yılmaz Tunç, "'Özellikle 40 yıldan bu yana ülkemizin başına bela olan ve binlerce vatandaşımızın şehit olmasına, askerimizin, polisimizin, öğretmenimizin şehit olmasına neden olan PKK Terör örgütünü de inşallah tarihe gömeceğiz. Terörsüz bir Türkiye'yi inşa edeceğiz. Terörün her türlüsünü ülkemizden defetmek istiyoruz. Şehit ailelerimizin emanetine sonuna kadar sahip çıkacağız. Bu ülkenin birlik ve beraberliğini, huzurunu bozmak isteyenlere hiçbir zaman fırsat vermeyeceğiz. Milli birlik ve kardeşlik içerisinde bunu gerçekleştireceğiz. Türk'üyle, Kürt'üyle, Laz'ıyla, Çerkez'iyle ırkı ne olursa olsun biz hep beraber bu ülkenin vatandaşlarıyız" dedi.

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Eyüpsultan'daki Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) binasında Milli İrade Platformu tarafından "Türkiye Yüzyılında Adalet" başlığıyla düzenlenen Milli İrade Buluşmaları Programı'na katıldı. Programda Bakan Tunç'un yanı sıra Önder İmam Hatipler Derneği Başkanı Abdullah Ceylan, Kadem Başkanı Saliha Okur Gümrükçü ve Milli İrade Platformuna bağlı Sivil Toplum Kuruluşlarının üyeleri yer aldı. Programda konuşan Bakan Tunç, "Darbeci, vesayetçi anlayışı ortadan kaldırmak için anayasamızdaki özellikle yargısal kurumların, yargıyı temsil eden gerek Yüksek Yargı gerekse de diğer kuruluşların da yapısını dönüştürmek gerekiyordu. Milli Güvenlik Kurulu'nun yapısı, Yüksek Askeri Şura'nın yapısı, tüm bunların sivilleşmesi. Oturum düzenlerinden tutun da mevzuatına varıncaya kadar bunlar değiştirildi. Yargı birliğinin sağlanması, Devlet Güvenlik Mahkemeleri'nin kaldırılması, Askeri Yargıtay'ın, Askeri Yüksek İdare Mahkemeleri'nin kaldırılması, yargı alanında, Anayasa Mahkemesi'nin yapısının ve hakimler, savcılar kurulunun yapısının, demokratik hukuk devleti ilkelerine uygun hale getirilmesi gibi çok sayıda sessiz devrim sayılabilecek reformları, o güçlükleri aşarak, aştığımızda milletimize gittik. Milletimiz 'Evet sizin buna ihtiyacınız var' dedi ve o referandumlarda evet oylarıyla bunlar hayata geçti" dedi.

'TÜRK'ÜYLE, KÜRT'ÜYLE, LAZ'IYLA, ÇERKEZ'İYLE HEP BERABER BU ÜLKENİN VATANDAŞLARIYIZ'

Bakan Tunç, "Özellikle 40 yıldan bu yana ülkemizin başına bela olan ve binlerce vatandaşımızın şehit olmasına, askerimizin, polisimizin, öğretmenimizin şehit olmasına neden olan PKK Terör örgütünü de inşallah tarihe gömeceğiz. Terörsüz bir Türkiye'yi inşa edeceğiz. Terörün her türlüsünü ülkemizden defetmek istiyoruz. Şehit ailelerimizin emanetine sonuna kadar sahip çıkacağız. Bu ülkenin birlik ve beraberliğini, huzurunu bozmak isteyenlere hiçbir zaman fırsat vermeyeceğiz. Milli birlik ve kardeşlik içerisinde bunu gerçekleştireceğiz. Türk'üyle, Kürt'üyle, Laz'ıyla, Çerkez'iyle ırkı ne olursa olsun biz hep beraber bu ülkenin vatandaşlarıyız. Ve hiçbir ayrımcılık yok ülkemizde. Geçmişte 'Kürt sorunu' olarak bilinen sorunu da ortadan kaldırdık. Onların her türlü haklarının, o kısıtlanmış geçmiş yıllardaki haklarını iade edilmesi noktasındaki çabalarımızı onlarda biliyor" dedi

'HUKUK FAKÜLTELERİMİZİN EĞİTİM KALİTESİNİ DAHA DA ARTTIRMAMIZ LAZIM '

Yeni yargı reformu stratejisini açıklayan Bakan Tunç, "Yeni Yargı Reformu Stratejisi belgemizle beraber alacağımız yeni tedbirler var. 23 Ocak Perşembe günü, önümüzdeki hafta Sayın Cumhurbaşkanımız, Yeni Yargı Reformu Strateji belgemizi kamuoyuyla paylaşacak. Yeni bir sisteme geçtik. Artık bundan sonra hakim adaylığını kaldırdık. 2 yıl süren bir hakim adaylığı sistemi vardı. Artık 3 yıl süren hakim - savcı yardımcılığı sistemine başladık. Geçen sene yaptığımız sınavla birlikte göreve başlayan hakim, savcı yardımcılarımız bin 75 civarında. Bu sene yaptığımız sınavla da bin hakim, savcı yardımcımızda göreve başlayacak. Bunlar 2 yıl değil 3 yıl sürecek. 1 yıl Adalet Akademisi'nde, 2 yılı tecrübeli hakim ve savcıların yanında adeta usta çırak ilişkisi içerisinde yetişecekler ve kürsüye daha güçlü bir şekilde çıkacaklar. Tabi diğer yandan savunmanında kalitesi önemli. Avukatlık sınavını avukatlık stajına başlayabilmek için hukuk meslekleri giriş sınavını kazanmak gerekiyor. Onun da uygulamasına bu yıldan itibaren başladık. Eylül ayında yapmıştık. Tabii burada sınav sonunda kazanamayan arkadaşlarımız var. Yılda 2 kere yapılacak. O sınavı kazananlar avukatlık stajına başlayabiliyor. O sınavı kazananlar hakim, savcı yardımcılığı sınavına girebiliyor. Dolayısıyla burada hukuk fakültelerimizin eğitim kalitesini daha da arttırmamız lazım. Bu sınavlarda gençlerimizin başarılı olabilmesi için hukuk eğitiminin özellikle çok daha nitelikli yapılmasıyla ilgili mücadelemiz de var. Hukuk kontenjanları 125 bine yükseltilmişti. Bunu kademeli olarak 100 binin altına düşürerek, Türkiye'nin en başarılı öğrencilerinin belki puan sistemini de yeniden konuşmakta fayda var. Puan sistemine de bundan sonra Yüksek Öğretim Kurumu (YÖK) beraber, hocalarımızla burada konuşmakta fayda olduğunu düşünüyoruz" dedi.

'YARGI REFORMU BELGEMİZDEKİ HEDEFLER ÖNÜMÜZDEKİ 4 YILI KAPSAYACAK'

Yargı reformunda 2 yeni paket olduğunu ifade eden Bakan Tunç, "Yargı reformu belgemizdeki hedefler önümüzdeki 4 yılı kapsayacak. Ceza adalet sistemiyle ilgili beklentileri karşılayacak bir yargı paketimiz olacak. Özellikle toplumun huzurunu bozmaya yönelik bazı suçlar bakımından cezaların alt ve üst sınırlarıyla ilgili bir değerlendirme yapmamız gerekiyor. Tutuklama sebepleriyle ilgili, özellikle toplumda infial oluşturan hususlar, denetimi serbestlikle ilgili birtakım yakınmalar, tüm bunları karşılayacak ceza adalet sistemini hem soruşturma hem kovuşturma hem de infaz bakımından daha adil noktaya getirecek bir yargı paketinin inşallah hemen yargı reformu strateji belgesi açıklandıktan sonra da ülkemizin gündemine, milletvekillerimizin takdirlerine arz edeceğiz. 2'nci paketimiz hukuk yargılamaları ve idari yargıyla ilgili olacak. Orada da birçok konuda sadeleştirme göreceksiniz. Duruşmasız yapılabilecek işler çoğalacak, noterlere devredebileceğimiz bazı çekişmesiz yargı işleri var. Tüm bunlar özellikle sadeleştirmeyi de gerçekleştirerek uzun süren duruşmaların önüne geçmemiz lazım. Duruşmaların 6 ay 1 yıl sonrasına değil de 2 aydan fazla ertelenmemesi gibi bir düşüncemiz var. Tüm bunları sayın Cumhurbaşkanımız inşallah perşembe günü açıkladığında biz de o açıklama doğrultusunda oradaki hedefleri birer birer meclisimizle, idari teşkilatımızla beraber yerine getirmenin gayreti içerisinde olacağız. Ve Türkiye Yüzyılı'nın Adalet'in de Yüzyılı olması için inşallah çalışacağız" dedi. (DHA)

============================

6- MİLLİ EĞİTİM BAKANI TEKİN, ÇOCUKLARLA 'RAFADAN TAYFA' FİLMİNİ İZLEDİ

Canan İLARSLAN-Fırat ALKIZ/İSTANBUL, (DHA)-MİLLİ Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, yarıyıl tatiline giren öğrencilere karne hediyesi olarak düzenlenen etkinlikte çocuklarla 'Rafadan Tayfa' filmini izledi. Burada konuşan Tekin, "Çok ciddi bir tehditle karşı karşıyayız. Çocuklarımızın hem akademik başarılarını en sağlıklarını etkileyen bir tehdit bahsettiğimiz şey bu dijital bağımlılık, teknoloji bağımlılığı. Biraz da o konularda dikkatli olurlarsa çok mutlu oluruz" dedi.

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, İstanbul'da bir alışveriş merkezinde öğrencilere karne hediyesi olarak düzenlenen etkinlikte çocuklarla birlikte 'Rafadan Tayfa' filmini izledi. Etkinliğe, İl Milli Eğitim Müdürü Murat Mücahit Yentür da katıldı. Çocuklar ve 'Rafadan Tayfa' karakterleriyle bir araya gelen Bakan Tekin film gösterimi öncesi basın mensuplarına yaptığı açıklamada, "Öncelikle, yaklaşık 18 milyon gencimiz, çocuğumuz bugün kısa bir tatile girdiler. Hepsine iyi tatiller diliyorum" derken çocuklar vesilesiyle bugün sinemaya geldiklerini belirterek, "Yaklaşık iki yıldır sinemaya da gidemiyorduk. Onlara bugün tatil döneminde ne yapacaklarını tavsiye ederken, 'Dinlendirecek şeyler yapın, mesela sinemaya gidin' dedik. Bugün biz de böyle bir başlangıç yaptık" dedi.

ÇOK CİDDİ BİR TEHDİTLE KARŞI KARŞIYAYIZ

Bakan Tekin "Bir tek tavsiyem var; mümkün olduğunca dijital bağımlılıktan, teknoloji bağımlılığından uzak olsunlar. Onun dışında geçirecekleri her türlü etkinlik, her türlü güzel vakit, onlara tatil gibi tatil yaşatmış olacaktır. Çok ciddi bir tehditle karşı karşıyayız. Çocuklarımızın hem akademik başarılarını hem sağlıklarını etkileyen bir tehdit. Bahsettiğimiz şey dijital bağımlılık, teknoloji bağımlılığı. Biraz da o konularda dikkatli olurlarsa çok mutlu oluruz" dedi. Daha sonra sinema salonuna giren Tekin, patlamış mısır ve meyve suyu ikramında bulunulan çocuklarla filmi izledi. (DHA)

Görüntü Dökümü:

-------

Genel ve detay görüntü

Etkinlikten görüntüler

Sinema salonu içinden detay görüntü

Bakan Yusuf Tekin röportaj

============================

7- ÖZGÜR ÖZEL: OLAĞANÜSTÜ BİR SÜREÇ YÖNETİMİNE İHTİYAÇ OLDUĞU KARARI ALINDI

Kübra SONKAYA- Harun ŞAHBAZOĞLU/ İSTANBUL, (DHA)- CUMHURİYET Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin İstanbul İl Başkanlığında açıklamalarda bulundu. Özel, "Olağanüstü toplantının sonucunda olağanüstü bir süreç yönetimine ihtiyaç olduğu kararı alındı. En önemli karar budur. Çünkü temel tespitimiz şudur: Adalet ve Kalkınma Partisi'nin bugün yaptığı iş, Cumhuriyet Halk Partisi'ne -ki Cumhuriyet'in kurucu partisidir, son seçimlerin birinci partisidir, düpedüz savaş ilanıdır. Bunu görüyoruzö dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat'ın 'İhaleye fesat karıştırma' suçlamasıyla tutuklanarak cezaevine gönderilmesinin ardından, CHP İstanbul İl Başkanlığında olağanüstü toplantı gerçekleştirdi. Toplantının ardından basın açıklaması yapan Özel, "Herhangi bir MYK toplantısı yapmadık, olağanüstü bir toplantıydı. Olağanüstü toplantının sonucunda olağanüstü bir süreç yönetimine ihtiyaç olduğu kararı alındı. En önemli karar budur. Çünkü temel tespitimiz şudur: Adalet ve Kalkınma Partisi'nin bugün yaptığı iş, Cumhuriyet Halk Partisi'ne -ki Cumhuriyet'in kurucu partisidir, son seçimlerin birinci partisidir, düpedüz savaş ilanıdır. Bunu görüyoruz. Bundan sonra kendilerine oy veren seçmene saygımızdan dolayı onlara daha ne kadar bu düşmanlıklarına karşı siyaset çerçevesi içinde ve saygı diliyle cevap verebiliriz ondan emin değiliz. Bu savaş ilanını görüyoruz ve kabul ediyoruz" dedi.

'BİZDEN, GÖRDÜKLERİ CEVAPTAN, ALDIKLARI YANITTAN MEMNUN OLMAYACAKLAR'

Özel, "Ben şimdi Sayın Rıza Akpolat'ı ziyaret etmek üzere Paşakapısı Cezaevine gidiyorum. Bu gece Kadın Kolları Genel Başkanımız kendi MYK toplantısını, yarın sabah erken saatlerde Gençlik Kolları Genel Başkanımız kendi MYK toplantısını, yine bu akşam Örgütlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcımız tüm ilçe başkanlarımız ile İstanbul'da toplantısını yapacak. Ben dün gecenin geç saatlerinde, bugün sabahın ilk saatlerinde büyükşehir belediye başkanlarımızla toplantımızı yapmıştım. Devamında Ekrem başkanımız bugün İstanbul'daki bütün ilçe belediye başkanları ile olan toplantılarını yapacaklar. Yarın öğlen saatlerinde Cumhuriyet Halk Partisi'nin İstanbul'a davet edilmiş olan milletvekilleri ile birlikte kapalı grup toplantımızı gerçekleştireceğiz. Pazar günü Parti Meclisi toplantımız var. Her gün, günde en az bir tane Merkez Yönetim Kurulu toplantımız var. Pazartesi sabahı da İstanbul sürecindeki bütün kararları değerlendireceğimiz belki son, belki sondan bir önceki Merkez Yönetim Kurulu toplantımızı yapacağız. Bu süreçlerin sonunda savaş ilan edilen bir taraf ne yapıyorsa onu yapacağız. Elbette bundan sonraki süreçte Tayyip Erdoğan ve Cumhur ittifakı bileşenleri bizden, gördükleri cevaptan, aldıkları yanıttan memnun olmayacaklar. 2025 yılı içinde o sandık bu milletin önüne gelecek. Bu yaptıklarının hesabını millete verecekler. Ama verdikleri kanunsuz emirlerin hesabını günü geldiğinde adalete de verecekler. Onların kanunsuz emirlerine uyanlar da bunların hesabını verecekler" dedi.

'BİR SÜREÇ YÖNETİMİYLE İLGİLİ ORTAK VE CESUR KARARLAR ALINACAK'

Tüm kurulların art arda toplanacağını belirten CHP Genel Başkanı, "Bir eylemlilik sürecinden bahsetmiyorum. Bir protesto sürecinden bahsetmiyorum. İktidarı devralma sürecinden bahsediyorum. 'Bundan sonra seçimlere hazırlansınlar' demiyorum. Elbette bir seçimden sonra gidecekler ama iktidarı devretmeye hazırlansınlar. Bu memleket onların insafına terk edilemeyecek kadar kutsal. Bu ülkenin insanları; bu ülkenin insanlarının onurları, şerefleri, haysiyetleri bundan sonra daha fazla onların kontrolünde olacak bir yargıya emanet edilemez. Bugün 'Turpun büyüğü heybede' demiş. Türkçesi ne bunun? Bunu ben mi açmalıyım? Türkçesi şu; başta yargı, devletin bütün organları, emir ve talimatlarımın altında. Ne demek 'turpun büyüğü heybede?' Dün bir belediye başkanım tutuklandı benim. 'Bundan daha büyük şeyler var, bilmediğiniz' diyor. Biz biliyoruz, sen biliyorsan… Örneğin bir soruşturma Beşiktaş için var, o büyük turp için yoksa ama sen biliyorsan demek ki bu devlet, devlet gibi işlemiyor. Senin şahsi istihbarat örgütün gibi işliyor. Ya bir suç var, sen biliyorsun ama soruşturması yok, haberimiz yok, hiçbir şey yok. Bu da suç. Suçu bilip de Tayyip Erdoğan emriyle gizleniyorsa ve zamanı bekleniyorsa bu da suç ya da sen suç icat ettiriyorsun. O yüzden bu hafta sonu ve pazartesi- salıya kadar tüm seçilmişlerimiz burada. Toplanması gereken tüm kurullar toplanacak. Görüşü alınması gereken herkesten görüş alınacak. Bir süreç yönetimiyle ilgili ortak ve cesur kararlar alınacak. Günü geldiğinde bilmesi gereken herkesin o kararlardan haberi olacak. Bir eylemlilik sürecinden, bir protesto sürecinden, bir mitingden, bir yürüyüşten filan değil bir sürecin yönetiminden ve sonunda; seçim sonunda iktidarın devralınmasından bahsediyorum. Bunların daha fazla oturdukları koltuklarda oturtmanın, bu ülkedeki herkesin malına, canına, kişisel onuruna, aile babalarının, annelerin onur ve haysiyetlerine yapılacak en büyük kötülük olduğunun artık farkındayız. Daha da söyleyecek bir şey kalmamıştır" diye konuştu.

Görüntü Dökümü:

-----------

CHP Binasından görüntüler

Genel ve detay görüntüler

Özgür Özel'in konuşması

==============================

8- ÖZGÜR ÖZEL, RIZA AKPOLAT'I CEZAEVİNDE ZİYARET ETTİ

Mert ORDU/İSTANBUL, (DHA)-CUMHURİYET Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, tutuklanan Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat'ı Paşakapısı Cezaevi'nde ziyaret etti. Burada konuşan Özel, "Rıza Akpolat'ın cezaevinde olmasının kabul edilebilir ya da izah edilebilir bir tarafı yok. Çünkü ilgili kanuna göre ihale sorumlusu değil, imzası yok. Biraz önce kendisiyle vedalaşırken son bir şey söyledi ve acı acı gülüştük. 'Bir örgüt mensubu olmakla suçlanıyorum, örgütün diğer elemanlarıyla nezarette tanıştım' dedi. Yedisiyle aynı koğuşta kalıyor. Hem suç örgütü lideri olarak adlandırılan kişiyle hem de bu örgüte dahil edilen herkesle nezarethanede tanışıyor" dedi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, tutuklanan Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat'ı Paşakapısı Cezaevinde ziyaret etti. Ziyaretin ardından açıklamalarda bulunan Özel, "Dün ifadeye bile çağırılmaması gereken birisinin, savcılığa bile sevk edilmemesi gerektiği bir sürecin sonunda tutuklama talebine inanamazken Rıza Başkanımızın tutuklanmasıyla hepimiz hem üzüldük hem sarsıldık ve büyük bir rahatsızlık içerisindeyiz. İl başkanlığımızda yaptığımız 5 saatlik MYK toplantısının değerlendirmesini yapmıştım. Bunu bir savaş ilanı kabul ediyoruz. Ve biz tüm siyasi partilere, o siyasi partilerin seçmenlerine saygımızdan, hürmetimizden dolayı saygı duyuyoruz ama bu düşman hukuku uygulayan anlayışa, seçmenlerine saygıdan dolayı nasıl saygı duyacağız, bundan sonrasına artık garanti veremiyoruz. Sonuçta savaş ilan edilmiş bir tarafız. Buna nasıl cevap verilmesi gerekiyorsa öyle cevap vereceğiz. Bununla ilgili de bütün yetkili kurumlarımızla toplantı halindeyiz" dedi.

'ÖRGÜTE DAHİL EDİLEN HERKESLE NEZARETHANEDE TANIŞIYOR'

Özel, "Bugün, başkanımız sabah saatlerinde Paşakapısı Cezaevi'ne sevk edildi. Burası devlet memurlarının bulunduğu bir cezaevi. Görüşme talebimizi Sayın Bakan'a ilettik. Teşekkür ediyoruz. Geçen sefer yaşanan ve bir aya yaklaşan sıkıntılı süreçten karşılıklı olarak rahatsızlıklarımızı ifade etmiştik. Bugün bu görüş izninin hızla verilmesi önemli. Sonuçta Rıza Akpolat'ın cezaevinde olmasının kabul edilebilir ya da izah edilebilir bir tarafı yok. Çünkü ilgili kanuna göre ihale sorumlusu değil, imzası yok. Biraz önce kendisiyle vedalaşırken son bir şey söyledi ve acı acı gülüştük. 'Bir örgüt mensubu olmakla suçlanıyorum, örgütün diğer elemanlarıyla nezarette tanıştım' dedi. Yedisiyle aynı koğuşta kalıyor. Hem suç örgütü lideri olarak adlandırılan kişiyle hem de bu örgüte dahil edilen herkesle nezarethanede tanışıyor" dedi.

'İFTİRAYLA KARŞILAŞTIĞI İÇİN SON DERECE ÜZGÜN'

Özgür Özel, "Ne bir telefon görüşmesi ne bir para aktarımı, ne bir baz kaydı, ne bir görgü şahidi var. Hiçbir delil yok. Böylesine büyük bir yalan ve iftirayla karşılaştığı için son derece üzgün. Ama şunu da belirtiyor, 'Suçsuz olmanın ve haklı olmanın direnci bana güç veriyor' ben de bunu kendisinde gördüm. Sağlık durumu iyi. Sadece günlerdir uyuyamamış olmanın verdiği bir yorgunluk var. Bunun dışında morali yerinde. Bu sürecin sonunda aklanarak çıkacağına hiçbir şüphesi yok. Bizim de hiçbir şüphemiz yok. Başkana bugün hepimiz adına gelip burada bedel ödemek düştü" ifadelerini kullandı. (DHA)

Görüntü dökümü:

------------

- Özgür Özel açıklama

==============================

9-İSTANBUL VALİLİĞİ: BELEDİYE BAŞKAN VEKİLİ SEÇİMİ 23 OCAK'TA YAPILACAK

İSTANBUL, (DHA)- İSTANBUL Valiliği, Beşiktaş Belediye Meclisinin başkan vekilini seçmek üzere 23 Ocak Perşembe günü toplanacağını açıkladı.

İçişleri Bakanlığı'nın Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat'ın geçici tedbir olarak görevden uzaklaştırıldığını açıklamasının ardından İstanbul Valiliği, Beşiktaş Belediye meclisinin başkan vekilini seçmek üzere 23 Ocak Perşembe günü toplanacağını açıkladı. İstanbul Valiliği'nden yapılan açıklamada, "Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma nedeniyle, İstanbul 6. Sulh Ceza Hakimliğinin 17.01.2025 tarihli ve 2025/34 sorgu sayılı kararı ile tutuklanmıştır. Rıza Akpolat, tutuklanma kararı nedeniyle İçişleri Bakanlığının 17.01.2025 tarihli ve 93304 sayılı yazısı eki İçişleri Bakanlık Makamının oluru ile görevden uzaklaştırılmıştır. 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 45. maddesi hükümleri uyarınca, Beşiktaş Belediye Meclisinin Belediye Başkanı Vekilini seçmek üzere, Beşiktaş Belediyesi Meclis Toplantı Salonunda 23 Ocak 2025 tarihinde perşembe günü Saat 14:00'te toplanması Valiliğimizce uygun görülmüştür. Belirtilen tarih ve saatte Beşiktaş Belediyesi Meclis üyelerinin katılımıyla belediye başkan vekili seçimi yapılacaktır." ifadelerine yer verildi.