DHA Görüntülü Yurt Haber Bülteni - 1
1)CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN: GERİDE HİÇBİR ESER VE HİZMET BIRAKMADILAR
CUMHURBAŞKANI ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Eski genel başkanları bu şehrin milletvekili oldu. Yeni genel başkanları güya kendini İzmirli olarak görüyor. Burada size ve tüm İzmirlilere soruyorum. Topunun birden İzmir'e tırnak ucu kadar bir faydası, hizmeti dokundu mu? 'Bu genel başkanlar şehrimize şunları kazandırdı?' diye 3-5 başlık sayabilecek birisi var mı? Yok. Çünkü yapılan hiçbir şey yok. Belki geride hiçbir eser ve hizmet bırakmadılar. Ama her İzmir'e gelişlerinde yediler, içtiler, dağıldılar" dedi.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti İzmir 8. Olağan İl Kongresi'ne katıldı. Halkapınar Spor Salonu'nda düzenlenen kongreye Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Alpaslan Bayraktar, Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, son Başbakan Binali Yıldırım, Genel Başkanvekili Efkan Ala, Genel Başkan Vekili Mustafa Elitaş, genel başkan yardımcıları Hamza Dağ, Erkan Kandemir, Ömer Çelik, Fatma Betül Sayan Kaya, Nihat Zeybekci, Ömer İleri, Yusuf Ziya Yılmaz, Çiğdem Karaarslan, TBMM AK Parti Grup Başkanvekili Bahadır Yenişehlioğlu, Leyla Şahin Usta, AK Parti İzmir milletvekilleri, geçmiş dönem milletvekilleri, parti temsilcileri, STK temsilcileri, muhtarlar ve vatandaşlar katıldı. Kongrede tek aday olarak gösterilen mevcut AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı yeniden il başkanlığına seçildi.
'BAYRAĞI DEVRALAN YOL ARKADAŞLARIMIZA BAŞARILAR DİLİYORUM'
Kongrede konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "'Gözlerin daim enginde, bir büyü var her renginde, kadir bilenler nezdinde kadrin bilinir' demişler. Bizi medeniyetler beşiği, efeler, zeybekler yurdu, istiklalimizin timsali güzel İzmir'de yeniden sizlerle buluşturan Rabbi'me hamdüsenalar olsun. İzmir'in dört bir yanındaki kardeşlerime, Türkiye'nin ve dünyanın her tarafındaki İzmirliler'e selam ve muhabbetlerimi gönderiyorum. Şu an canlı bağlantıyla bizleri takip eden Ardahan ve Yozgat'taki dava kardeşlerime selam ediyor, hepsini tek tek kucaklıyor, teşekkür ediyorum. Kongrelerimizin İzmir, Ardahan ve Yozgat ile ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını diliyorum. Teşkilatımızdan dar-ı bekaya irtihal eden eden kardeşlerime Rabbim'den rahmet niyaz ediyorum. Bayrağı devralan yol arkadaşlarımıza başarılar diliyor, devreden arkadaşlarımıza da hizmetlerinden dolayı teşekkür ederim. İlk fetih günlerinden İstiklal Harbi'ne, İzmir'in kuruluşundan terörle mücadeleye kadar ilimizin verdiği tüm şehitleri rahmetle yad ediyorum. Ruhları şad, mekanları cennet olsun" dedi.
'İZMİR'E SAHİP ÇIKMA AZMİNDE OLMADIĞINI ÜZÜLEREK GÖRÜYORUZ'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Eski İzmir türkülerine bakarsanız, çoğunun kahramanlık üzerine, efelerin cesareti, askerlerimizin fedakarlığı üzerine yazıldığını görürsünüz. 'Asker ettiler beni kıdemli çavuş. Gurbet ellerinde oldum bir baykuş. Anadan babadan yardan bir haber yokmuş. Uçun kuşlar uçun, İzmir'e doğru.' Anadan, babandan, yardan geçerek vatan hizmetine koşan İzmirlilerin hasretlerini kuşlara fısıldadığı bu türkülerin her birinin gerisinde ayrı bir kahramanlık hikayesi vardır. Bunun için 1'inci Dünya Savaşı'nda, İzmir işgal edildiğinde tüm Türkiye yasa bürünmüştür. Bu işgal üzerine İstanbul'da Sultanahmet Mitingi'nde Halide Edip Adıvar'ın ettirdiği yemindeki ahdimiz bugün de kalbimizde aynı heyecanla yaşıyor. Bu ahitte, 'Türkiye istiklale kavuşana kadar korkmayacağız. Hiçbir meşakkatten kaçmayacağız. Bayrağımıza, ecdadımızın emanetine ihanet etmeyeceğiz' diyor. Görüldüğü gibi milletimiz, İzmir'in istiklalini Türkiye'nin istiklaliyle müsavi tutmuştur. Türk tarihinde daima yek vücut olma, istiklale ve ecdadın mirasına sahip çıkma olduğu için o kara günlerde milletimiz İzmir'e sıkı sıkıya sahip çıkmıştır. Biz de İzmir'e Çaka Bey, Gazi, Menderes nasıl sahip çıktıysa öyle samimiyetle sahip çıktık. İzmir'e sahip çıkmak bu şehre aşkla hizmet etmekle olur. Bugün yerel yönetimlerin ve şehrin temsilcilerinin çoğunun İzmir'e sahip çıkma azminde olmadığını üzülerek görüyoruz. Allah rahmet etsin Mehmet Akif bir zamanlar İstanbul için 'Bizim mahallede İstanbul'un kenarı demek. Sokaklarından geçilmez ki yüzme bilmeyerek' demişti. Akif'in 110 yıl önce İstanbul için yaptığı tespitin örneklerini 2025'in İzmir'inde hemen her alanda görmek mümkündür" ifadelerini kullandı.
'ÜLKENİN EN PAHALI SUYUNU İZMİRLİLERE İÇİRİRLER'
Türkiye'nin en pahalı suyunu İzmirlilerin içtiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İzmir'in hemen tüm mahalleleri, caddeleri, sokakları, denizi perişan vaziyettedir. Tek işi vatandaşa hizmet etmek ve şehri yaşanılır kılmak olanlar maalesef vatandaşa hizmetten başka her işi yapıyor. Yağmur çiselese İzmir'i su basıyor, umurlarında değil. Rüzgar kımıldasa İzmir yaşanmaz hale geliyor. Havaya bakıp ıslık çalıyorlar. Altyapı deseniz zaten hiç mevcut değil ki üzerinde konuşasınız. Hülasaten bir zamanlar medeniyet sembolü İzmir, tarihinin en karanlık, bakımsız, perişan devrini yaşıyor. Şehrin CHP'li yerel yöneticiler ve siyasetçiler tarafından nasıl bir garabet sarmalına sokulduğunu göstermeye yetiyor. Haklarını isteyen işçileri dinlemek yerine sokağa atarlar. İzmir Körfezi'nin yanına kötü kokudan yaklaşılmadığı halde kıllarını kımıldatmazlar. Körfezin temizlenmemesinin asli sorumlusu, millete olan saygısından dolayı bu meseleye çözüm arayan bakanlığın toplantısına katılma lütfunda dahi bulunmazlar. Ülkenin en pahalı suyunu İzmirlilere içirirler. İlçelerine hizmet etmek için seçilen başkanlar İstanbul'da siyasi ikbal peşinde koşarlar. Kötü yönetimden dolayı işçi maaşlarını ödeyemedikleri için temel hizmetler bile aksar" dedi.
'İZMİR HER ALANDA SÜREKLİ GERİLİYOR'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kentsel dönüşüm projelerindeki dolandırıcılıkların arakasında kendi partililerinin silüeti bellidir. Eski ve yeni başkanların şehre zerre kadar faydası olmayan kişisel kavgaları ayyuka çıkar. Hakaret suçundan yargılanan edepsizleri önce protokole alıp baş köşeye oturturlar sonra özür dilerler. Karşımızda neresinden tutarsanız elinizde kalan bir İzmir fotoğrafı var. CHP Genel Başkanı bile bu durumun farkına varmış olmalı ki İzmir'in temsilindeki sorunları ikrar etmek mecburiyetinde kaldı. Kendi görevlerini yapmaktan aciz yönetimlerin başarısızlıklarını Atatürkçülük maskesi, ilericilik örtüsü, çağdaşlık perdesiyle gizlemeye çalışması da ayrı bir hastalık. İzmir, her alanda sürekli geriliyor. Ama bunlar ilericilik kisvesi altında yağma düzenlerini devam ettirmek için canhıraş bir şekilde uğraşıyorlar. Bu kötü gidişat İzmir'in kaderi değildir. AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak bu tabloyu değiştirmek boynumuzun borcudur. Tabi bunun için önce İzmir'deki vatandaşlarımızı, siyasi tercihlerini ideolojik saiklerle değil, eser ve hizmet merkezli olarak yapmaya ikna etmemiz gerekiyor."
'İZMİR'İ ESİR ALAMAZ'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yıllar sonra bizzat işin sahiplerinin 'Atatürkçülük ve Kemalizmi, Menderes'e karşı mücadele etmek için biz icat ettik' dediği bir fanatizm Menderes'in tüm kalbini adadığı şehir olan İzmir'i esir alamaz. Gazi Mustafa Kemal 'Benim en büyük eserim Cumhuriyettir' derken, bunların cumhuriyetin gelişmesine, kalkınmasına zerre katkıları olmadı. Tam tersine affınıza sığınarak söylüyorum. 'Mustafa Kemal'in itleri' diyenlerle birlikte belediyelerde soygun düzeni kurma, kent uzlaşısı adı altında meşrulaştırma çabasına girdiler. Kimi zaman seçim kazanmak kimi zaman ceplerini doldurmak için yıllardır Gazi Mustafa Kemal'in mirasını yağmalamaktan bıkmadılar. Bir de utanmadan, arlanamadan çıkıp bizim terörsüz Türkiye çabamızla kendi suç ortaklıklarını bir tutmaya kalkıyorlar. Muhalefeti alternatif vizyon ve program üretme sorumluluğu olmaktan çıkarıp, Türkiye ve Türk milletinin düşmanlarının değirmenine su taşıma aracı haline bunlar getirdi" açıklamalarında bulundu.
'İZMİR'E TIRNAK UCU KADAR BİR FAYDASI, HİZMETİ DOKUNDU MU?'
"Eski genel başkanları bu şehrin milletvekili oldu. Yeni genel başkanları güya kendini İzmirli olarak görüyor" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Burada size ve tüm İzmirlilere soruyorum. Topunun birden İzmir'e tırnak ucu kadar bir faydası, hizmeti dokundu mu? 'Bu genel başkanlar şehrimize şunları kazandırdı?' diye 3-5 başlık sayabilecek birisi var mı? Yok. Çünkü yapılan hiçbir şey yok. Belki geride hiçbir eser ve hizmet bırakmadılar. Ama her İzmir'e gelişlerinde yediler, içtiler, dağıldılar. Gazi'nin emaneti olan cumhuriyete en büyük zararı sorsanız Atatürkçülük ve Kemalizm'i hiç kimseye bırakmayan bu mirasyedi tayfa vermektedir. CHP'yi ve ona oy verenleri bu proje ürünü istismar siyasetinden kurtarmak İzmir'in kurtuluşunu ülkenin istiklaliyle bir tutan ecdada da Gazi'nin hatırasına da demokrasimize de yapılacak en büyük hizmet olacaktır. Her kesimden insanıyla 85 milyonun tamamına olan sevgimizi, muhabbetimizi, eser ve hizmet siyasetimizle göstermiş bir partiyiz. 22 yılı geri bırakan iktidarlar döneminde yaptığımız işler cumhuriyet tarihinde yapılanların 5 katı, 10 katıdır. Ancak insan fıtratı sahip olduğu imkanları nasıl elde ettiğini bir süre sonra unutmaya, sanki hep varmış gibi hissetmeye meyaldir. Bize düşen vazife ülkemize kazandırdığımız eserleri, milletimize verdiğimiz hizmetleri, vatan toprakların her karışına yaptığımız yatırımları hatırlatmaktır" dedi.
'1 TRİLYON 275 MİLYAR LİRA TUTARINDA KAMU YATIRIMI YAPTIK'
İzmir'e de son 22 yılda günümüz rakamlarıyla 1 trilyon 275 milyar lira tutarında kamu yatırımı yaptıklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Adalette 16 milyar, eğitimde 69 milyar, gençlik ve sporda 11 milyar, sosyal yardımlarda 145 milyar, sağlıkta 45 milyar, çevre ve şehircilikte 186 milyar, ulaştırmada 245 milyar, tarım ve ormanda tarımsal hibe destekleri dahil 121 milyar, sanayi ve teknolojide verdiğimiz teşviklerle 46 milyar, enerjide kamu ve özel toplam 326 milyar, kültür ve turizmde 7 milyar, çalışma ve sosyal güvenlikte teşviklerle birlikte toplam 58 milyar lira yatırımı hayata geçirdik. 4 yeni devlet üniversitesi kurduk. 2'si stadyum olmak üzere 115 spor tesisi inşa ettik. Toplam 4 bin 906 yataklı 47 hastane ve ek binalar dahil 132 sağlık tesisi yaptık. İzmir Şehir Hastanesi 2 bin 60 yatağıyla 1 yıldan beri vatandaşlarımıza hizmet veriyor. Dikili Devlet Hastanemizi 50 yatağıyla önümüzdeki günlerde vatandaşlarımızın hizmetine sunacağız. Selçuk Devlet Hastanemizi 50 yatağıyla, Buca Ağız ve Diş Sağlığı Hastanemizi ise 70 ünitesiyle yıl sonuna kadar tamamlıyoruz. 800 yataklı Tepecik Şehir Hastanemizi yatırım programımıza aldık. TOKİ kanalıyla İzmir'de toplam 25 bin 164 konut projesini hayata geçirdik. İzmir'deki 5 millet bahçesi projemizden birini bitirmek üzereyiz. Diğerleriyle ilgili çalışmalar sürüyor" ifadelerini kullandı.
'İZMİR'E HER ALANDA ÇOK DAHA FAZLA ESER VE HİZMET KAZANDIRACAĞIZ'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Karayollarında İzmir'in 2002 yılında 431 kilometre olan bölünmüş yol mesafesini 977 kilometreye çıkardık. Uzunluğu 55,5 kilometre olan İzmir Çevreyolu'nu etaplar halinde tamamlayıp Konak Tüneli'ni de açarak şehir trafiğini rahatlattık. İzmir-İstanbul Otoyolu'nu inşa ederek yaklaşık 8,5 saat süren yolculuk süresini 3,5 saate indirdik. Menemen-Aliağa-Çandarlı Otoyolu'nu açtık. Sabuncubeli Tüneli'yle İzmir-Manisa arası ulaşım süresini 15 dakikaya indirdik. Demir yollarında İzmir'in trafik sorununa kalıcı çözüm getirmek amacıyla İZBAN'ı hayata geçirdik. İZBAN, şehrin kuzeyindeki Aliağa'dan güneyindeki Selçuk'a kadar uzanan 136 kilometrelik bir güzergahta hizmet veriyor. Yapımı süren Ankara-İzmir Yüksek Hızlı Tren Projesi'ni inşallah 2027'de bitirmeyi hedefliyoruz. Kemalpaşa Lojistik Merkezi'yle bu bölgeyi lojistik sektörünün ve sanayinin nabzını tutacak merkeze dönüştürdük. Adnan Menderes Havalimanı'mızı yenileyip kapasitesini artırarak 2002 yılında 2,3 milyon olan yolcu trafiğini 2024'te 11 milyonun üzerine çıkardık. Deniz yolunda İzmir Yeni Foça Yat Limanı'nı açtık. Dikili, Özdere, Çeşme Şifne, Çeşmealtı ve Şakran'da 5 yeni yat limanı için etüt proje hazırlıyoruz. Su ve sulama yatırımlarında son 22 yılda şehrimize 8 içme suyu tesisi, 52 sulama tesisi, 109 taşkın koruma tesisi, 10 gölet, barajlar, yer altı depolama tesisleri gibi toplam 225 tesis inşa ettik. İzmir'e 4 yeni organize sanayi bölgesi, 3 endüstri bölgesi, 5 Teknopark, 101 AR-GE merkeziyle 25 tasarım merkezi kurduk. Verdiğimiz teşviklerle tamamlanan 2 bin 930 özel sektör projesinde 328 milyar yatırım gerçekleştirerek 111 bin kişilik istihdam sağlandı. Şubat'ta Çeşme'ye, seneye de Karaburun'a doğal gaz arzı sağlamayı planlıyoruz. Allah'ın izni ve milletimizin desteğiyle önümüzdeki yıllarda İzmir'e her alanda çok daha fazla eser ve hizmet kazandıracağız. Sizlerden bunları her İzmirli kardeşimize anlatarak tamamen yalan ve talan kılıfı haline dönüşen istismarcı ideolojik söylemler yerine eser ve hizmet siyasetine yönelmelerini sağlamanızı istiyorum. Bunu başardığımızda milletvekilliğinden belediye başkanlıklarına kadar İzmir'in tüm temsili mevkilerinde bulunan AK Parti bayrağını dalgalandıracağımızdan şüphe duymuyorum. Böylece bu şehirle ilgili oluşturulmaya çalışılan haksız algıları, seviyesiz yakıştırmaları, temelsiz önyargıları da ortadan kaldıracağımıza inanıyorum. İzmir'e ve sizlere güveniyorum" açıklamalarında bulundu.
'TÜRKİYE OLARAK HİÇBİR HADİSEYE DUYARSIZ KALMAMIZ MÜMKÜN DEĞİL'
"İzmir'i temsil etmeyi beceremeyenler, bu şehrin ve ülkenin içeride yürüttüğü mücadelelere kayıtsız bir yer olduğu intibahını vermek için de özel bir gayret sergiliyorlar" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İzmir yıllarca mazlumların derdiyle dertlenmiş, yüreğini de toprağını da onlara açmış bir şehirdir. Osmanlı'nın son döneminde, Ege'nin muhtelif yerlerinde, Balkanlar'dan, Kafkaslar'dan diğer yerlerden evlerini terk edip gelmek zorunda kalan yüzbinler, milyonlar önce İzmir'e sığınmıştır. Bir kısmı ülkenin başka yerlerine gitse de önemli bir bölümü İzmir'i kendine yeni vatan olarak seçmiştir. Ülkemiz için de nüfus hareketlerinin çok arttığı dönemde Mardin'den Erzurum'a, Konya'dan Kars'a, Afyon'dan Ağrı'ya, Sivas'tan Balıkesir'e kadar pek çok farklı şehirden insanın yeni yuvası olmuştur. Gerisinde nice umut arayışlarını barındıran böylesine bir demografik zenginliğe sahip İzmir'in gündemini Türkiye'den ayrıştırmaya kalkmak en hafif tabiriyle gaflettir. Küresel ve bölgesel gelişmelerin hepsi ülkemizin bugünkü konumunu ve gelecekteki hedeflerini yakında ilgilendirmektedir. Dolayısıyla Türkiye olarak kendimizi hiçbir meselenin dışında tutmamız, hiçbir hadiseye duyarsız kalmamız mümkün değildir" dedi.
'UMUTLU OLMAK İÇİN ÇOK SEBEBİMİZ VAR'
Her konunun gündemlerinde olduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Rusya-Ukrayna savaşında Suriye'deki devrime, Balkanlardaki gerilimden Afrika'daki anlaşmazlıklara, Akdeniz'deki enerji ve etki çekişmelerinden, Kafkasya ve Orta Asya'daki arayışlara kadar her konu bizim gündemimizdedir. Öyle olmak mecburiyetindir. Hatta bu listeyi Antartika'da araştırma istasyonu kurmaktan uzaya çıkma çalışmalarına kadar çok daha geniş bir alana teşrif edebiliriz. Savunma Sanayi'nden imalat sektörüne, turizmden lojistik sektörüne kadar iddia sahibi olduğumuz pek çok başlığı saymıyorum bile. Geçmişte Türkiye dünya yönetim sisteminin yeniden kurulduğu kritik dönemlerde karar vericilerinin vizyonsuzluğu sebebiyle maalesef hakkı olan yerlere gelememiştir. Bilhassa 2'nci Dünya Savaşı sonrası, 1970'li ve 1990'lı yıllarda bu üzüntü verici hakikati tekrar tekrar yaşadık. Ama artık hem altyapısı hem yönetim anlayışıyla eski Türkiye yok. Bugünkü kalkınma seviyemizi bölgesel gücümüzü küresel etki alanımızı geçmişle mukayese etmeye kalkmak bile ülkemize yapacağımız en büyük haksızlık olur. Yalan yanlış sosyal medya üfürükleriyle eskiyi yüceltmeye çalışan güruhun amacı hakikatleri ortaya çıkarmak değil, umutsuzluğu körüklemektir. Merhum Cemil Meriç, 'Vatanlarını yaşanmaz bulanlar vatanlarını yaşanmaz kılanlardır' diyor. Bunlar kağıt üzerinde kökenleri ve inançları ne olursa olsun; ülkelerini hiçbir zaman vatan olarak içselleştirmemiş, kalpleri ve gözleri hep dışarıda olan mankurtlardır. Emperyalistlerin sinsi ve aşağılık oyunlarında rol almayı ülkelerine hizmet etmeye yeğleyenlerden Türkiye'ye hayır gelmez. Bizim inancımızda umutsuzluk neredeyse küfre eşdeğerdir. Umutlu olmak için çok sebebimiz var" açıklamalarında bulundu.
'TÜRKİYE YÜZYILINI İNŞA ETMEYİ SÜRDÜRECEĞİZ'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı: "Her ne kadar son yıllardaki ekonomik sıkıntılar sabit ve dar gelirli vatandaşlarımızın canını sıkıyor olsa da emin olunuz bu geçici bir dönemdir. İnşallah enflasyonla mücadelemizin somut sonuçları bu yıl sonuna doğru daha iyi görülecektir. Makro ekonomik verilerimiz gayet olumlu seyrediyor. Ekonomi programımız hedeflerimize ulaştıkça sabit ve dar gelirli vatandaşlarımızdan başlayarak herkesin refah seviyesini daha da yükseltecek adımları sıklaştıracağız. Ülkemizin bölgesel ve küresel güç konumunu tahkim ederek Türkiye Yüzyılı'nı inşa etmeyi sürdüreceğiz. Önümüzde yapmamız gereken çok iş, çözmemiz gereken çok sorun, aşmamız gereken çok engel var. Dünyanın en kadim coğrafyasının en gözde yerine sahip olup da dikensiz gül bahçesi misali bir hayat tasvir etmek gerçekçi değildir. Tarihin her döneminde olduğu gibi bugün de hemen her ülkenin gönlünde bu topraklara sahip olma isteğinin yattığından hiç şüpheniz olmasın. Kimileri bunu dillendiriyor. Ama gönülde yatan aslanı biz çok iyi biliyoruz. Bunun için de ülkemize vatan topraklarıyla, devletiyle, tüm kazanımlarıyla sıkı sıkıya sahip çıkma mecburiyetindeyiz. Bunu beceremeyen toplumların nasıl acılar çektiğini sizler de görüyorsunuz. Türkiye'yi aynı duruma düşürmek için içeriden ve dışardan yapılan sabotajları, kurulan tuzakları, sergilenen ihanetleri birer birer savuşturarak bugünlere geldik. Allah ömür verdiği müddetçe de milletimizle birlikte Türkiye'nin dik duruşunu, amasız mücadele kararlılığını sürdüreceğiz. İzmir'in önümüzdeki dönemde bu mücadeleye, tarihine ve şanına yakışır bir katkı vereceğine inanıyorum."
'SİYASETİN ÜZERİNDEN VESAYETİ KALDIRDIK'
AK Parti'nin kurulduğu günden beri inanılmaz başarılara imza attığını söyleyen AK Parti Genel Başkanvekili Efkan Ala, "AK Parti'den önce Türkiye'nin içerisinde başka ülkelerin askerleri konuşlanmıştı. Siyasetin üzerinden vesayeti kaldırdık. Dünyanın 18 ülke ve bölgesinde Türk askeri dünya barışı ve huzuruna katkıda bulunuyor" dedi.
'AK PARTİ İSİMSİZ KAHRAMANLARIN PARTİSİ'
AK Parti'nin büyük bir ailenin partisi olduğunu belirten AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Erkan Kandemir, "Kongrelerimizde Türkiye Yüzyılı'nı inşa edecek kadrolar gümbür gümbür geliyor. Kurulduğu günden beri emek veren binlerce kardeşimiz var. AK parti isimsiz kahramanların partisi, elinde hangi imkansızlık olursa olsun 'Ben varım' diyenlerin, büyük bir ailenin partisi" dedi.
'RECEP TAYYİP ERDOĞAN, BİNALİ YILDIRIM VE ARKADAŞLARININ İMZASI VAR'
AK Parti'nin umudun, icraatın ve geleceğin adı olduğunu ifade eden son Başbakan Binali Yıldırım, "Arkadaşlarımızla İzmir ve ülkemiz için canla başla çalıştık. 30 ilçede 1500 mahallede adım adım karış karış, hemşerilerimizle kucaklaştık. İzmir'de hizmet adına ne varsa altında Recep Tayyip Erdoğan, Binali Yıldırım ve arkadaşlarının imzası vardır. Hizmetler, saymakla bitmez" ifadelerini kullandı.
'23 YILDIR YANIMIZDA İZMİRLİ HEMŞERİLERİMİZ VAR'
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ, 23 yıl boyunca Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın İzmir'i İstanbul'dan ayırmadığını söyleyerek, şu ifadeleri kullandı: "2001'de parti kurulduğunda yanımızda İzmirli hemşerilerimiz vardı. 2002'de Anadolu iktidarı gerçekleştiğinde yanımızda AK gençler ve kadınlar vardı. 2007'de İzmir'de yüzde 35 destekle 'Durmak yok yola devam' dediğimizde yanımızda sizler vardınız. 2013'te sokaklarda eylemler yapanlara karşı İzmir'in yanında AK Parti'nin bütün neferleri vardı. 17-25 Aralık'ta, 15 Temmuz 2016'da ve 2023 seçimlerinde de yanımızda sizler vardınız. 2025'te önümüzdeki seçimlere doğru Türkiye Yüzyılı inşa etmeye var mıyız? 2028'de yeniden tarih yazmaya var mıyız? 23 yıl boyunca nasıl başarmışsak bundan sonra da başarmaya devam edeceğiz."
'İZMİR'DE ÜYE SAYIMIZI 700 BİNE ÇIKARTACAĞIZ'
AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı da "Görev süremizi kapsayan 2 yıl boyunca İzmir'i adım adım dolaştık. Gençlerle, kadınlarla, yaşlılarla, çocuklarla, engelli vatandaşlarımız ile gönül köprüleri kurduk. Çiftçimize, esnafımıza, sanayicimize, işçimize, STK'larımıza ulaştık. . Türkiye Yüzyılı yolculuğunda 'Vira bismillah' diyen Cumhurbaşkanımızın davasını anlatmak tek gayemizdi. Cumhurbaşkanımıza İzmir huzurunda AK Parti'nin İzmir'deki üye sayısını 494 binden 700 bine çıkartacağımız konusunda söz veriyoruz" diye konuştu.
Konuşmaların ardından Başkan Saygılı, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a Çakabey miğferi hediye etti.
MANİSA İL KONGRESİNE KATILDI
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, İzmir'den sonra partisinin Manisa 8'inci Olağan İl Kongresi'ne katıldı. Yunusemre ilçesindeki Muradiye Kapalı Spor Salonu'nda gerçekleştirilen kongreye Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, Dünya Etnospor Konfederasyonu Başkanı Bilal Erdoğan, AK Parti Grup Başkanvekili Bahadır Yenişehirlioğlu ve son Başbakan Binali Yıldırım da katıldı. Tek liste halinde yapılan kongrede, Süleyman Turgut yeni il başkanı seçildi. Konuşmasına il kongresinin hayırlı olması temennisinde bulunarak başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Tarihimize güneş gibi doğan, cihangirler yetiştiren, Gediz'in beslediği bereketli toprakların incisi Manisa, güzellikleriyle, mimari eserleriyle bir şeref tablosunu andıran Manisa, seni bugün saygı ve sevgiyle selamlıyorum. Manisa teşkilatlarımızın tüm neferlerine en kalbi şükranlarımı sunuyorum." ifadelerini kullandı.
'85 MİLYONU KUŞATIYORUZ'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 78 kongreyi geride bıraktıklarını ve 23 Şubat'ta büyük kongrenin düzenleneceğini söyledi. Erdoğan, "Dün Antalya'daydık. Biraz önce İzmir'in misafiri olduk. 12 Ekim'de başlayan kongre sürecimizde Manisa'mızla birlikte 78'inci kongremizi gerçekleştirmiş olacağız. Önümüzdeki cuma günü İstanbul, Artvin ve Yalova il kongrelerimiz var. 5 Şubat'ta kadın kollarımızın 7'nci olağan kongresinde ülkemizin dört bir yanından hanım kardeşlerimizle Ankara'da buluşacağız. Allah nasip ederse 23 Şubat'ta büyük kongremizi de yapıp kongre maratonumuzu alnımızın akıyla tamamlayacağız. İl ve ilçe kongrelerimizi hamdolsun tam bir bayram havasında, kardeşlik atmosferiyle, çok büyük katılımla gerçekleştirdik. Bugün bu salonda gördüğümüz coşku ve heyecanı ülkemizin her yanında gördük. Kongrelerimiz vesilesiyle milletimizle kucaklaştık. Kardeşliğimizi yeniledik, dostluğumuzu pekiştirdik. Ahdimizi tekrarladık, yol ve dava arkadaşlığımızı güçlendirdik. Emektarlarımızın tecrübesiyle gençlerimizin dinamizmini harmanladık. Biz de hükümet çalışmalarının yoğunluğuna rağmen il kongrelerimizin birçoğuna iştirak ettik. Diyarbakır'dan Trabzon'a, Mersin'den Samsun'a, Malatya'dan Bursa'ya ülkemizin dört bir köşesinde AK Parti'mizin fedakar, samimi, vefalı neferleriyle kucaklaşıp hasbihal edip dertleştik" açıklamalarında bulundu.
'BUGÜNE KADAR OLDUĞU GİBİ YİNE YAPICI OLACAĞIZ'
Kardeşlik siyasetiyle 85 milyon insan arasında gönül köprüleri inşa edileceğini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu süreçte bir kez daha gördük ki sadece 11 milyonu aşan üye sayısı itibariyle değil vizyon, ufuk, gayret ve millete hizmet aşkı bakımından da partimiz tüm mensuplarıyla zirvede. AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak 85 milyonu kuşatıcı bir yapıya sahibiz. İnşallah bu vasfımızı güçlendirerek devam ettireceğiz. Türkiye Yüzyılı'nı inşa etmek için çok çalışmak gerekiyor. Yıkıcı ve dışlayıcı olmayacak bugüne kadar olduğu gibi yine yapıcı olacağız. Kardeşlik siyasetiyle 85 milyon arasında gönül köprüleri inşa edeceğiz. Üzerine basa basa söylemek istiyorum. Bölgemizde bunca gerilim, çatışma ve savaş yaşanırken coğrafyamız yeni krizlere gebeyken, 2'nci Dünya Savaşı sonrası kurulan sistem yeni baştan şekillenirken, ülkemizi ve geleceğimizi doğrudan etkileyen kritik gelişmeler vuku bulurken biz boş işlerle, boş gündemlerle kendimizi meşgul edemeyiz. Hedeflerimize ulaşmak için daha fazla çalışmamız gerekiyor. Türkiye Yüzyılı'nı inşa etmek için daha çok ter dökmemiz icap ediyor. Evlatlarımıza daha müreffeh, güçlü ve itibarlı bir ülke bırakmak istiyorsak tüm kapasitemizi kullanmalı, gereksiz tartışmalarla vakit kaybetmemeli, bir saniyemizi bile boşa harcamamalıyız."
'MUHALEFETİN EN UFAK BİR FİKRİ YOK'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Muhalefetin iş bilmezliği bizim referansımız olamaz. Muhalefetin tembelliği bizim bahanemiz olamaz. Muhalefetin beceriksizliğine bakarak rehavete kapılamayız. Onların sorun çözmek, milletin derdine derman olmak gibi bir kaygılarının olmadığını hepimiz farkındayız. Bırakın dünyayı ülkemizde ne olup bittiğini bile takip etmiyorlar. Gazze'de 471 gün sonra ateşkes sağlanmış. Suriye'de 13,5 yıl süren zulüm sona ermiş. Avrupa'da ırkçı partiler hükümet devirecek seviyeye gelmiş. Ticaretten teknolojiye dünyada büyük devrimler yaşanıyor. Bunlar ve diğer hadiseler umurlarında değil. Gelişmelere dair en ufak fikirleri yok. Ortaya koydukları alternatif yok. Varsa yoksa kendi çıkarları, ikbal ve gelecek planları. Kavgayı, gürültüyü, kuyu kazmayı artık kendi seçmenlerini bile bıktıran güç mücadelelerini burada saymaya gerek duymuyorum. Onları kimi zaman hayıflanarak kimi zaman acıyarak ama çoğu zaman ülkemiz muhalefeti adına utanarak izliyoruz" dedi.
'YERE GÖĞE KOYAMIYORLARDI, ŞAİBELİ KURULTAYDA TEHCİR ETTİLER'
Eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun şaibeli bir kurultay ile tehcir edildiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Eski genel başkanlarını bir ara yere göğe sığdıramıyorlardı. 'Gandi Kemal gençlerin demokrat amcası' diyerek övgü yağmurlarına tutuyorlardı. Ne olduysa, 'Türkiye'yi kurtaracak' dedikleri Bay Kemal'i bir anda istenmeyen adam ilan ettiler. 14-28 Mayıs seçimlerindeki hezimetin tüm faturasını Bay Kemal'e çıkarıp şaibeli bir kurultayla kendisini tehcir ettiler. Birkaç ay öncesine 85 milyonu yönetmeye layık gördükleri şahsı CHP'nin başına layık görmediler. Şimdi ne kapısını çalan var ne fikirlerini merak eden var. Gerçeği de ikrar etmek durumundayım. Yıllarca bu zatın ülkemiz siyasetine zarar verdiğini, iftira, yalan, hakaret dolu söylemleriyle demokrasimizi zehirlediğini, siyaset kurumunun itibarına gölge düşürdüğünü sıkça vurguladık. Soru işaretleriyle dolu kurultay süreciyle de olsa CHP'nin başından gönderilmesini müspet karşıladık. Türkiye'nin bir nebze olsun rahatlayacağına, siyasetin olması gereken düzleme oturacağına inandık. Bu anlayışla yeni genel başkana bir şans tanıdık. Bundan da muradımız kutuplaşmayı azaltmak, siyasi iklimi yumuşatmak, CHP'nin normalleşmesine katkı sunmaktı. Ülkenin ve milletin meseleleri söz konusu olduğunda en azından diyalog kurabileceğimiz bir zemini inşa etmeye çalıştık. Ancak gerilimden beslenen ana muhalefet içinde vesayet odakları buna tahammül edemedi. CHP'nin normalleşmesine ne yazık ki bir fırsat vermediler" ifadelerini kullandı.
'ADALETİN TECELLİSİNE ENGEL OLAMAYACAKLAR'
Ana muhalefet partisini eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:
"Gelinen noktada Türkiye'nin ana muhalefet partisinin DHKP/C'li alçaklarca şehit edilen cumhuriyet savcımızın ismini taşıyan adalet sarayının önünde elinde asker, polis kanı olan marjinallerin sloganı ile polise saldırdığını görüyoruz. Öyle hakaretler, öyle tehdit dolu cümleler kullanıyorlar ki karşılarındaki kitlenin dahi yüzü kızarmıyor. Güya gazeteci ve siyasetçi kılıklı uyanıkların sahnelediği üçüncü sınıf tiyatroları burada saymıyorum. Ne yaparlarsa yapsınlar adaletin tecellisine engel olamayacaklar. Trajikomik durumu da söylemek isterim. Kaderin cilvesine bakın ki adliye önünde polise karşı attıkları slogan 1971 yılında Ziraat Bankası'nı soyan bir sol terör örgütüne ait. Aramışlar taramışlar, dere tepe düz gitmişler. Bula bula soyguncuların, katillerin sloganını bulmuşlar. Banka soyanların sloganı on yıllar sonra belediyeleri soyanların sloganı haline dönüşmüş. Hani derler ya 'Cuk oturmuş' diye. Durumları böyle tencere yuvarlanmış kapağını bulmuş. Tıpkı kırmızı kart gibi bu yeni sloganları da CHP'ye çok yakışmış. Sayın Özel ve şürekasını tebrik ediyorum. Biz olsak bu sloganı onlara tavsiye ederdik. Hayırlı bir muhalefet diledikçe karşımızda neresinden tutsanız elinizde kalan böyle bir CHP buluyoruz. Bu ülkenin insanlarının CHP'ye bakarak bedava siyasi komedi izleme hakkına saygı duymak lazım. Demokrasilerde muhalefetin de en az iktidar kadar önemli olduğuna inanan bir siyasetçi olarak bu iç karatıcı tablodan ülkemiz siyaseti adına üzüntü duyuyoruz. Bir umut kırıntısına bu partiye ve yöneticilere bakıp iç geçiren CHP seçmenine bir kez daha 'Allah sabır versin' diyorum."
'KUTLU YOLDAN SAPMAYACAĞIZ'
"Son nefesimize kadar Türkiye'ye ve Türk milletine hizmetten ayrılamayacak, bu kutlu yolda sapmadan, eğilip, bükülmeden dimdik yürüyeceğiz" diyerek sözlerini sürdüren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "'İktidar kazanmasın da Türkiye kaybederse etsin' diyen bir muhalefetle mücadelemizi hukuk ve demokrasi içinde sürdüreceğiz. Rüzgar gülü misali bir o yana bir bu yana dönen bu omurgasız siyaset anlayışının maskesini her platformda indirmeye devam edeceğiz. 22 yıl boyunca milletimizin onurunu korumak, ülkenin itibarını yükseltmek için gecemizi gündüzümüze kattık. Ülkemiz iri olsun, milletimiz diri olsun, yüreklerimiz bir ve beraber olsun diye çok büyük emek verdik. Milletin emanetini taşıdığımız her anı ülkemize ve millete aşkla hizmet etmeye adadık. 22 sene boyunca önümüze sayısız engel çıkardılar. Darbeden sokak terörüne kadar ellerinde ne varsa hepsini birden deneyerek yolumuzdan alıkoymak istediler. Provokasyonlarla, terör örgütleriyle, vesayet güçleriyle üzerimize geldiler. Hukuku zorlayıp çiğnemeyerek, asılsız ithamlarla, yalanla, dolanla, manipülasyonla üzerimize geldiler. Hiçbirine boyun eğmedik, 'Eyvallah' demedik. Faşizme boyun eğmedik. Sokak terörüne teslim olmadık. Zorbalıklar karşısında geri adım atmadık. Haksızlıklar, hukuksuzluklar karşısında sinmedik. Milletin sandıkta tecelli eden iradesine canımız pahasına sahip çıktık. Çünkü biz şahsi menfaatleri değil milletin menfaatlerini korumaya talip olduk. Aziz milletimize hizmetkarlık etmeye talip olduk. Sadece bunun için siyaset yaptık. Allah'ın izniyle bunda da asla ve asla taviz vermeyeceğiz. 85 milyon bizimle olduğu müddetçe demokrasimizi güçlendirmeye, milletin muazzez iradesine uzanan kirli elleri kırmaya devam edeceğiz. Biz uzun ve ince bir yolda yürüyoruz. Bu yolun zorlu, çetin, engeller ve tuzaklarla dolu olduğunu çok iyi biliyoruz" dedi.
'560 MİLYAR KAMU YATIRIMI'
Manisa'ya yapılan hizmet ve kamu yatırımlarına da değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Son 22 yılda bugünün rakamlarıyla Manisa'ya toplam 560 milyar lira tutarında kamu yatırımı yaptık. Adalette 3,5 milyar lira, eğitimde 31 milyar lira, gençlik ve sporda 8,5 milyar lira, sosyal yardımlarda 74 milyar lira, sağlıkta 18 milyar lira, çevre ve şehircilikte 85 milyar lira, ulaştırmada 110 milyar lira, tarım ve ormanda tarımsal hibe destekleri dahil 70 milyar lira, sanayi ve teknolojide verdiğimiz teşviklerle birlikte 13 milyar lira, enerjide kamu ve özel toplam 129 milyar lira, kültür ve turizmde 2 milyar lira, çalışma sosyal güvenlik teşviklerle toplam 17 milyar lira yatırım yaptık. Üniversitemizi büyüttük, öğrenci sayımızı artırdık. 2 stadyum dahil farklı branşlarda toplam 187 adet spor tesisini şehrimize kazandırdık. 2 bin 485 yataklı 29 hastane ve ek binalar dahil 80 sağlık tesisi inşa ettik. 400 yataklı Salihli Devlet Hastanemizin inşaatını yıl sonuna kadar tamamlayıp hizmete sunacağız. TOKİ vasıtasıyla bugüne kadar toplam 11 bin 249 konut projesini hayata geçirirdik. Bunlardan 9 bin 958 konutu tamamlayıp hak sahiplerine teslim ettik. 1291 konutun yapımına devam ediyoruz. 7 millet bahçesi projemizin 6'sını hizmete aldık. Ulu Cami ve çevresi millet bahçesinin yapımı sürüyor" açıklamalarında bulundu.
'BU YATIRIMLARI ARTIRARAK KATLAYACAĞIZ'
81 kilometreden devraldıkları bölünmüş yol mesafesini 628 kilometreye çıkardıklarını da dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Pütürlü sıcak karışım kaplamalı yol ağını ise 72 kilometreden 586 kilometreye çıkardık. Yollarımızı daha güvenli ve konforlu hale getirdik. Sabuncubeli Tüneli'yle İzmir-Manisa arasını 15 dakikaya indirdik. İzmir-Manisa yolunu, Manisa Çevreyolu'nu, Salihli-Gölmarmara-Akhisar yolu ile Manisa-Akhisar-Balıkesir yolunu ve Akhisar-Soma-Bergama yolunu bütümlü sıcak karışım kaplamalı bölünmüş yol olarak hizmete sunduk. Akhisar, Gördes, Demirci yolu, Manisa Otogarı köprülü kavşağı gibi 13 ayrı karayolu projemizin çalışmaları devam ediyor. İl sınırlarındaki 349 kilometrelik konvansiyonel hattın tamamını yenileyip, bakımını yaptık. Bandırma, Balıkesir, Manisa ve Manisa Akhisar Çalıköy arasındaki demiryolu hatlarını elektrikli ve sinyalli hale getirerek modernize ettik. Akhisar'a yeni bir gar binası inşa ettik. Ankara İzmir Yüksek Hızlı Tren (YHT) Projesi kapsamında Manisa'yı da YHT ile tanıştıracağız. Yapımına süratle devam ettiğimiz hattı 2027 yılı içerisinde tamamlamayı planlıyoruz. Bu hat bittiğinde 824 kilometreden 624 kilometreye, seyahat süresi de 14 saatten 3,5 saate düşecek. Ankara-Manisa arası da 11 saat 45 dakikadan 2 saat 50 dakikaya inecek. Manisa'ya 34 baraj, 78 sulama tesisi, 77 taşkın koruma tesisi, 13 gölet gibi yatırımlardan oluşan toplam 224 tesis inşa ettik. İnşaat, plan, proje aşamasında olan 23 baraj, gölet, 33 sulama tesisi, 6 taşkın koruma tesisi,3 içme suyu atık su tesisi çalışmalarımız devam ediyor. 4 yeni organize bölgesi, 1 Teknopark, 35 AR-GE merkeziyle 7 tasarım merkezi kurduk. Verdiğimiz teşviklerle tamamlanan 1386 özel sektör projesinde 194 milyar lira yatırım gerçekleşti. Ayrıca 58 bin 700 kişilik istihdam sağlandı. Dört bir yanını doğal gaz ile buluşturduğumuz Manisa'mızın Köprübaşı ilçesine bu yıl içinde doğal gaz arzı sağlamayı planlıyoruz. İnşallah önümüzdeki dönemlerde bu yatırımları artırarak katlayacağız" diye konuştu. (DHA)
Görüntü Dökümü
-------------------------------
-Cumhurbaşkanı Erdoğan frekans canlı kayıt
Haber: Seza Nur ALPDÜNDAR-Tolga TAHÇI - Halil İbrahim KARABIYIK-Ersan ERDOĞAN-Tolga TAHÇI- Gökhan KILIÇ/ İZMİR-MANİSA,(DHA)-
========================================
2)NARİN GÜRAN CİNAYETİNDE, ANNE YÜKSEL VE AĞABEYİ ENES VE AMCA SALİM, BAŞKA CEZAEVLERİNE SEVK EDİLDİ
DİYARBAKIR'da, Narin Güran (8) cinayetine ilişkin mahkemece 'İştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet cezası verilen ağabeyi Enes Güran ve annesi Yüksel Güran ve amca Salim Güran, tutuklu bulundukları cezaevinden başka cezaevlerine sevk edildi.
Bağlar ilçesi kırsal Tavşantepe Mahallesi'nde 21 Ağustos'ta kaybolduktan sonra arama çalışmalarının 19'uncu gününde dere yatağında çuvalda, üzeri 30, 25 ve 20 kilo ağırlığındaki 3 taşla kapatılıp, çalılıklarla gizlenmiş halde cansız bedeni bulunan Narin Güran'ın cinayetine ilişkin tutuklanan 12 kişiden 4'ü hakkında, Diyarbakır 8'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede; aracında Narin'e ait DNA ve kıl örneği bulunan amcası Salim Güran, annesi Yüksel Güran ve ağabeyi Enes Güran ile gözaltına alındıktan sonra cesedi dere yatağına taşıdığını itiraf eden komşuları Nevzat Bahtiyar hakkında, HTS ve baz istasyonu kayıtlarına göre, olay anında aynı evde oldukları tespit edildiği belirtilerek, 'İştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi. Davanın 26 Aralık'ta başlayan ve 28 Aralık'ta sona eren 2'nci duruşmasında Salim Güran, Enes Güran ve Yüksel Güran'a 'İştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet, Nevzat Bahtiyar'a ise 'Suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme' suçundan 4 yıl 6 ay hapis cezası verildi. Mahkeme, sanıkların tutukluluk halinin devamına hükmetti.
BAŞKA CEZAEVLERİNE SEVK EDİLDİLER
Narin Güran'ın annesi Yüksel Güran ile ağabeyi Enes Güran, tutuklu bulundukları cezaevinden başka cezaevlerine sevk edildi. Avukat Yılmaz Demiroğlu, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda anne Yüksel Güran'ın başka bir ildeki cezaevine sevk edildiğini belirterek, "Anneyi başka bir ildeki cezaevine sevk etmişler. Küçücük çocukların annesi ile görüşmesinin önüne engel mesafeler oluşturulabilir. Ne yapılırsa yapılsın adaletin terazisinin şaşmaz olduğunu biliyoruz. Tarih bu fikri ve uygulamayı benimseyenleri mutlaka yazacak" dedi.
Ağabey Enes Güran'ın avukatı Mahir Akbilek ise paylaşımında, "Müvekkil Enes Güran, sabah saatleri itibari ile tutuklu bulunduğu Diyarbakır 1 No'lu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'ndan alınarak, henüz tespit edemediğimiz başka bir cezaevine nakledilmiştir. Müvekkilimiz, hüküm giymemiş olup; yerel mahkemece verilen hüküm henüz ilgili BAM (Bölge Adliye Mahkemesi) ceza dairesine intikal etmemişken verilen idari karar sanığın devam etmekte olan mağduriyetini kat be kat arttıracak niteliktedir" ifadelerini kullandı.
NARİN GÜRAN CİNAYETİNDE AMCA SALİM GÜRAN DA SEVK EDİLDİ
Diyarbakır'da, Narin Güran (8) cinayetine ilişkin mahkemece 'İştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet cezası verilen ağabeyi Enes Güran ve annesi Yüksel Güran, tutuklu bulundukları cezaevinden başka cezaevlerine sevk edildi. Amca Salim Güran'ın avukatı Onur Akdağ, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, müvekkilinin de başka bir ile sevk edildiğini belirterek, "Müvekkilim Salim Güran Erzurum'a, Enes Güran da Erzincan'a sevk edilmiştir. Yüksel hanımın nereye sevk edildiğini teyit edemedim. Nevzat Bahtiyar'ın sevki yapılmamış, kendisi Diyarbakır'da. Kamuoyuna duyurulurö dedi. (DHA)
Görüntü Dökümü
----------------------------
Arşiv görüntülerle
Haber-Kamera: Seyfettin EKEN-Gıyasettin TETİK/DİYARBAKIR, (DHA)
========================================
3)ANTALYA'DA YENİDOĞAN ÇETESİ SANIĞI CEZAEVİNDE İNTİHAR ETTİ
ANTALYA'da cezaevinde tutuklu bulunan Yenidoğan çetesi davası sanıklarından doktor İlker Gönen (44), tek kişilik hücresinde bileklerini keserek intihar etti.
Antalya'da Döşemealtı YG Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda tutuklu bulunan Yenidoğan çetesi davası sanıklarından doktor İlker Gönen, dün saat 16.00 sıralarında tek kişilik koğuşunda intihar etti. Çay bardağı kırığı ile sağ ve sol bileklerini kesmiş halde bulunduğu öğrenilen İlker Gönen'in hayatını kaybettiği belirlendi. Olayla ilgili incele başlatıldı. (DHA)
Görüntü Dökümü
----------------------------
-Arşiv
Haber: ANTALYA, (DHA)
========================================
4) TAG OTOYOLU GAZİANTEP GEÇİŞİNDEKİ ZİNCİRLEME KAZADA TIR VE OTOMOBİL YANDI: 1 ÖLÜ, 19 YARALI
TARSUS- Adana- Gaziantep (TAG) otoyolunun Gaziantep geçişinde yolcu otobüsü, TIR ve otomobilin karıştığı zincirleme kazada otobüs muavini Veysel Feyda (37) yaşamını yitirdi, 1'i ağır 19 kişi yaralandı. Kazanın ardından TIR ve otomobil alev alarak yanarken, otoyolun Gaziantep yönü 2 saat ulaşıma kapandı, uzun araç kuyruğu oluştu.
Kaza, gece saatlerinde Tarsus- Adana- Gaziantep (TAG) Otoyolu'nun Gaziantep Nurdağı gişeleri yakınlarında meydana geldi. TAG Otoyolunda Gaziantep istikametine seyir halinde olan ve içerisinde 44 yolcunun bulunduğu E.O. yönetimindeki 34 CGS 112 plakalı Van Gölü Seyahat firmasına ait yolcu otobüsü ile A.T. idaresindeki 33 F 2727 TIR ve M.C. yönetimindeki 21 GC 721 plakalı otomobil zincirleme kazaya karıştı. Kazanın ardından savrulan tekstil malzemesi yüklü TIR ile otomobilde yangın çıktı. Tekstil malzemeleri nedeniyle yangın kısa sürede büyürken, her iki araç da alev topuna döndü.
Kazayı görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbar üzerine olay yerine çok sayıda sağlık, itfaiye, jandarma ve polis ekipleri sevk edildi. Otobüsteki yolcular tahliye edilirken, yanan TIR ve otomobile itfaiye ekipleri müdahale etti. Yangın ekiplerin 2 saatlik çalışması sonucu söndürülürken TIR ve taksi kullanılamaz hale geldi.
OTOBÜS MUAVİNİ ÖLDÜ, 19 KİŞİ YARALANDI
Sağlık görevlileri yaralanan 20 kişiye ilk müdahaleyi olay yerinde yaptı. Ardından ambulanslarla çevredeki hastanelere kaldırılan yaralılardan otobüs muavini Veysel Feyda, doktorların çabalarına rağmen hayatını kaybetti. Tedavilerine devam edilen 19 yaralıdan 1 kişinin durumunun ağır olduğu öğrenildi.
OTOYOL 2 SAAT ULAŞIMA KAPANDI
Can pazarının yaşandığı zincirleme kaza ve ardından 2 araçta çıkan yangın nedeniyle TAG Otoyolu'nun Gaziantep istikameti 2 saat süreyle ulaşıma kapandı. Yolda uzun araç kuyruğu oluşurken güvenlik görevlileri, sürücüleri alternatif istikamete yönlendirdi. İtfaiyenin müdahalesinin ardından araçların çekilip, yapılan temizlik çalışmasının ardından trafik akışı normale döndü. Polis, kazayla ilgili soruşturmayı sürdürüyor.
Görüntü Dökümü
--------------------------
-Alev alev yanan araçlar
-Ekiplerin müdahalesi
-Kazanın yaşandığı yol
-Yanan araçlardan görüntüler
-Genel ve detaylar
Haber-Kamera: Kadir GÜNEŞ/ GAZİANTEP, (DHA)-
========================================
5)KIRIKKALE'DE HAFİF TİCARİ ARAÇ İLE OTOMOBİL ÇARPIŞTI: 2 ÖLÜ, 2 YARALI
KIRIKKALE'de hafif ticari araçla otomobilin çarpıştığı kazada 2 kişi öldü, 2 kişi de yaralandı.
Kaza, akşam saatlerinde Kırıkkale-Çorum kara yolu Yukarı Mahmutlar köyü yakınında meydana geldi. Burak Yumurtacı (31) yönetimindeki 19 AEY 396 plakalı hafif ticari araç, kavşaktan ters istikamete dönen Cevdet Aktepe (59) yönetimindeki 18 AG 507 plakalı otomobille çarpıştı. Araçlar hurdaya dönerken, ihbar üzerine kaza yerine sağlık, polis, jandarma ve itfaiye ekipleri sevk edildi. Otomobil sürücüsü Cevdet Aktepe ile beraberindeki Ergül Aktepe'nin (55) hayatını kaybettiği belirlendi. Yaralanan, hafif ticari araç sürücüsü Burak Yumurtacı ve araçta bulunan Cengiz Yıldırım (52), sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından hastaneye kaldırıldı. Yaralıların hayati tehlikelerinin bulunmadığı öğrenildi.
Kazayla ilgili inceleme başlatıldı. (DHA)
Görüntü Dökümü
--------------------------
- Kaza yerinden görüntüler
- Kaza yapan araçlardan görüntüler
- Genel ve detay
Haber-Kamera: Burak CAN/KIRIKKALE, (DHA)
========================================
6 ) DEVRİLEN SOBADAN ÇIKAN YANGINDA YARALANAN MERYEM, 3 GÜN SONRA YAŞAMINI YİTİRDİ
ELAZIĞ'da tek katlı evde devrilen sobadan çıkan yangında yaralanan Meryem Yalçınkaya (25), tedavi gördüğü hastanede 3 gün sonra hayatını kaybetti.
Esentepe Mahallesi Yaygın Sokak'taki tek katlı bir evde, 29 Ocak'ta öğle saatlerinde sobanın devrilmesi sonucu yangın çıktı. Yangında ismi öğrenilmeyen anne ve 1 kızı dışarı çıkmayı başarabilirken, diğer kızı Meryem Yalçınkaya alevler arasında kaldı. İhbarla olay yerine sağlık, itfaiye ve polis ekipleri sevk edildi. Ekiplerin çalışmasıyla ağır yaralı olarak evden çıkarılan Meryem Yalçınkaya, ile dumandan etkilenen annesi ve kız kardeşi hastaneye kaldırıldı. Yangın ise kontrol altına alınarak söndürüldü.
Yoğun bakım ünitesinde tedavisi süren Meryem Yalçınkaya, dün hayatını kaybetti. Yalçınkaya'nın cenazesi, otopsi için hastane morguna götürüldü.
Olayla ilgili başlatılan soruşturma sürüyor. (DHA)
Görüntü Dökümü
-----------------------
-Yanan evden detay
-Ekiplerden detay
-Genel Ve Detay Görüntüler
Haber-Kamera: TEKİN YALÇINKAYA/ELAZIĞ,(DHA)
========================================
7) NEVŞEHİR'DE İKİ ARACA ÇARPAN OTOMOBİL SÜRÜCÜSÜ KAÇTI: 5 YARALI
NEVŞEHİR'de otomobiliyle iki araca çarptıktan sonra, aracını ve yaralı arkadaşlarını olay yerinde bırakan sürücünün kaçtığı kazada, 5 kişi yaralandı.
Kaza geç saatlerde meydana geldi. Merkez ilçeye bağlı Ürgüp Caddesi'nde sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 50 ADM 941 plakalı otomobil, önce Güray A. idaresindeki 50 EY 594 plakalı otomobile, ardından Güzelyurt Mahallesi 80'inci Yıl Bulvarı'nda park halindeki bir başka otomobile çarptı. Kaza yerinden kaçan sürücünün bir süre sonra otomobili Güzelyurt Mahallesi Sinem Sokak'ta boş arazide terk ettiği görüldü. Çevredekilerin ihbarı üzerine kaza yerlerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Güray A. ve yanında yolcu olarak bulunan bir kişi ile kaçan sürücünün arkadaşları A.K., Ş.K. ve G.D., ilk müdahalelerinin ardından Nevşehir Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı.
Polis, kaçan sürücünün yakalanmasına yönelik çalışma başlattı. (DHA)
Görüntü Dökümü
--------------------------
-Boş arazideki otomobil ve yaralılardan görüntü
-Sağlık ekiplerinin yaralıya müdahalesi
-Genel ve detaylar
Haber-Kamera: Ahmet KORKMAZER/NEVŞEHİR, (DHA)
========================================
8) ESKİ EŞİ TARAFINDAN CADDE ORTASINDA BIÇAKLANAN TUĞBA, AĞIR YARALANDI; O ANLAR KAMERADA
KOCAELİ'nin Gölcük ilçesinde Tuğba H. (29), cadde ortasında boşandığı Tuncay A. (37) tarafından defalarca bıçaklandı. Tuğba H. hastanede tedaviye alınırken, şüpheli ise vatandaşlar tarafından etkisiz hale getirilip gelen polise teslim edildi.
Olay, saat 14.30 sıralarında Gölcük ilçesi Şirinköy Mahallesi Halide Edip Adıvar Caddesi'nde meydana geldi. Tuncay A. ile yakın zamanda boşandığı Tuğba H. arasında tartışma çıktı. Tartışma sırasında Tuncay A., Tuğba H.'yi vücudunun çeşitli yerlerinden defalarca bıçakladı. Mahalleli, müdahale edip, Tuncay A.'yı etkisiz hale getirirken, ihbar üzerine bölgeye sağlık ve polis ekibi sevk edildi. İlk müdahalesi olay yerinde yapılan Tuğba H., ambulansla Gölcük Necati Çelik Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Tedaviye alınan Tuğba H.'nin sağlık durumunun ciddiyetini koruduğu bildirildi.
Gözaltına alınan Tuncay A., işlemleri için polis merkezine götürüldü.
ESKİ EŞİ TARAFINDAN CADDE ORTASINDA BIÇAKLADIĞI
Kocaeli'de Tuncay A.'nın eski eşi Tuğba H.'yi cadde ortasında defalarca bıçakladığı anlar ve çevredekilerin şüpheliye müdahalesi, cep telefonu kamerasıyla görüntülendi. Görüntüde; Tuncay A.'nın Tuğba H.'yi bıçakladığı, sopalarla yaklaşan kişileri görünce bıçağı attığı anlar yer aldı. Bir otomobilin Tuncay A.'nın önünü kestiği ve vatandaşların Tuncay A.'yı darbettiği sırada ayağa kalkan Tuğba H.'nin 'Benim çocuklarımın babası' diye bağırarak kalabalığı ayırmaya çalıştığı anlar da görüntülere yansıdı. (DHA)
Görüntü Dökümü
--------------------------
-Yaralı kadının ambulansla hastaneye getiriliş görüntüsü
-Caddeden görüntüler
-Bıçakladığı ve vatandaşların müdahale ettiği anın cep telefonu kamerası görüntüsü
Haber: Nazım Özgün ERBULAN-Soner GÜLEZER/GÖLCÜK(Kocaeli), (DHA)
========================================
9) AVM'DE YEMEK YİYEN VATANDAŞIN ÜSTÜNE ASMA TAVAN PARÇASI DÜŞTÜ
BURSA'daki bir AVM'nin yemek katında bulunan restoranın asma tavanın parçaları, yemek yiyen vatandaşın üstüne düştü. Olayda vatandaş hafif yaralandı.
Olay, saat 18.00 sıralarında Osmangazi ilçesi Emek Adnan Menderes Mahallesi'nde bulunan bir AVM'nin yemek katında meydana geldi. İçeride müşterilerin bulunduğu sırada iş yerinin asma tavanın parçaları henüz bilinmeyen nedenle yemek yiyen vatandaşın üzerine düştü. Olayda vatandaş yaralanırken, ihbar üzerine adrese polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Yaralı, olay yerinde yapılan ilk müdahalenin ardından ambulansla çevredeki hastaneye kaldırıldı. Polis, olayla ilgili soruşturma başlattı. (DHA)
Görüntü Dökümü
---------------------------
-Asma tavandan detaylar
-Olay yerinden detaylar
Haber-Kamera: Hasan BOZBEY Barış YILMAZ/BURSA, (DHA)
========================================
10) İHTARA UYMADI, KENDİSİNİ DURDURMAYA ÇALIŞAN POLİSİ YERE DÜŞÜRDÜĞÜNÜ SOSYAL MEDYADAN PAYLAŞTI
BURSA'nın İnegöl ilçesinde ihtara uymayan 2 motosiklet sürücüsü, kendilerini durdurmaya çalışan polis memurlarından M.A.'nın yere düşüp başından yaralanmasına neden oldu. Olay sonrası kendi görüntüsünü çekip, '2 polisi peşinden koşturup birini sürükleyip yere düşürdükten sonra videoları silme şekli' ifadelerini kullanarak paylaşım yapan B.Ö., (22) ile diğer sürücü İ.Ü. (21) yakalandı.
İnegöl Emniyet Müdürlüğü Trafik Büro Amirliği ekipleri, geçen perşembe akşamı Mahmudiye Mahallesi Ertuğrulgazi Caddesi'nde motosikletlere yönelik uygulama yaptı. Uygulama sırasında polis ekipleri, 2 motosiklet sürücüsüne 'dur' ihtarında bulundu. İhtara uymayan sürücüler, kendilerini durdurmaya çalışan polis memuru M.A.'nın yere düşüp başından yaralanmasına neden oldu. Amatör kamera tarafından görüntülenen olayın ardından İnegöl Emniyet Müdürlüğü ekipleri kaçan şüphelileri yakalamak için çalışma başlattı Ekipler, motosiklet sürücüsü B.Ö.'nun olay sonrası başında kask ile motosiklet üzerinde cep telefonu ile kendi videosunu çekip görüntülere, '2 polisi peşinden koşturup birini sürükleyip yere düşürdükten sonra videoları silme şekli' ifadelerini paylaştığını tespit etti. Kimlikleri belirlenen şüpheliler B.Ö., ile İ.Ü., Mahmudiye Mahallesi'nde yakalanarak gözaltına alındı. Haklarında, 'Görevli memura mukavemet' suçundan işlem yapılan şüpheliler, sevk edildikleri adliyede çıkarıldıkları mahkeme tarafından tutuklandı. Şüpheliler hakkında ayrıca toplam 57 bin 830 TL idari para cezası yazıldı, ehliyetlerine el konulup motosikletleri ise bir ay süreyle trafikten menedildi. (DHA)
Görüntü Dökümü
---------------------------
-Motosiklet sürücülerini yakalamaya çalışırken polis memurunun yere düşmesi
-Polislerden ve ekip otosundan detay
-B.Ö.'nün sosyal medya hesabından olayla ilgili paylaşımı
-Sürücülerinin hastaneye getirilişi
Haber-Kamera: Yavuz YILMAZ/ İNEGÖL (Bursa), (DHA)
========================================
11)TRAFİKTE BAŞLAYAN TARTIŞMA KAVGAYA DÖNÜŞTÜ, O ANLAR KAMERADA
TOKAT'ın Erbaa ilçesinde motosiklet sürücüsü ile otomobil sürücüsünün trafikteki tartışması kavgaya dönüştü. O anlar kameraya yansıdı.
Olay dün saat 16.00 sıralarında Fevzi Paşa Mahallesi İzzettin Çağpar Caddesi'nde meydana geldi. Plakasız motosikletiyle caddede seyreden Muhammed Ali Ç. ile 60 AEZ 598 plakalı otomobilin sürücüsü Mehmet Şerif A. arasında tartışma çıktı. Motosiklet sürücüsü daha sonra otomobili takip ederek aracın aynasını kırdı. Araçlarından inen 2 kişi bir süre tartıştıktan sonra Muhammed Ali Ç. otomobil sürücüsüne küfür ederek olay yerinden uzaklaştı. Kısa süre sonra tekrar motosikletle olay yerine gelen Muhammed Ali Ç. kendi motosikletine tekme atarak devirdi. Ardından da otomobil sürücüsünün üstüne yürüdü. Yaşanan arbedede motosiklet sürücüsü yere düşerken ikiliyi çevredeki vatandaşlar ayırdı. Muhammed Ali Ç. olay yerine gelen polis ekipleri tarafından gözaltına alındı. Yaşananlar kameraya yansıdı. (DHA)
Görüntü Dökümü
--------------------------------
-Kavga anı
-Polis ekiplerinin motosiklet sürücüsünü gözaltına alması
-Aracın görüntüsü
Haber-Kamera: İbrahim UĞUR/TOKAT-DHA
========================================
12) 69 KİŞİNİN ÖLDÜĞÜ SİTENİN DAVASINDA 3 SANIĞA YAKALAMA KARARI
HATAY'da depremde 69 kişinin yaşamını yitirdiği 2 bloklu sitenin yıkılmasına ilişkin haklarında 'Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma' suçundan 22 yıl 6'şar ay hapis cezası istemiyle dava açılan tutuksuz 6 sanık, ilk kez hakim karşısına çıktı. Mahkeme heyeti, duruşmaya gelmeyen 3 sanık için yakalama kararı çıkartılmasına karar verdi.
Merkez Antakya ilçesinin Odabaşı Mahallesi'ndeki 2 bloklu Fuat Koku Sitesi 6 Şubat'ta meydana gelen depremde yıkıldı, 69 kişi hayatını kaybetti. Binanın yıkılmasına ilişkin başlatılan soruşturma kapsamında Karadeniz Teknik Üniversitesi'nden alınan bilirkişi raporunda binaların projelendirme, yapım ve iş bitimi aşamalarında 'Deprem Bölgelerinde Yapılacak Binalar Hakkında Yönetmelik' esaslarına yeterince uyulmadığı, bu nedenle müteahhit, statik proje müellifi, şantiye şefi, yapı denetim firması yetkilileri, statik proje ve uygulama denetçileri kontrol elemanının asli kusurlu, belediyenin proje kontrol ve yapı kontrol birimlerindeki görevlilerin de tali kusurlu olduğu belirtildi.
Soruşturma sonunda binanın müteahhitleri Fuat Koku (61) ve oğlu Murat Fuatoğlu (45), şantiye şefi ve statik proje müellifi Serdal Sıkar (50), yapı denetim firma yetkilileri Ali Onur Çinçinoğlu (49), Cemal Topaloğlu (79) ve Emrah Bulğurcu (46) hakkında 'Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma' suçundan 22 yıl 6'şar ay hapis cezası istemiyle Hatay 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı.
Davanın ilk duruşmasına tutuksuz sanık Emrah Bulğurcu, taraf avukatları ile sitede ölenlerin yakınları katıldı. Tutuksuz sanıklar Murat Fuatoğlu ve Ali Onur Çinçinoğlu bulundukları illerdeki adliyelerden SEGBİS sitemiyle salona bağlanırken, diğer sanıklar Fuat Koku, Serdal Sıkar ve Cemal Topaloğlu duruşmaya katılmadı.
'İMZALAR BANA AİT DEĞİL'
Murat Fuatoğlu savunmasında suçlamaları kabul etmedi. Bilirkişi raporunu da kabul etmediğini belirten Fuatoğlu, siteyi sağlam yaptığını, malzemeden çalmadığını, inşaatta kullandığı betonun da C30 olduğunu söyledi. Ali Onur Çinçinoğlu ise denetleme de hiçbir kusurunun bulunmadığını ifade ederek suçlamaları reddetti. Emrah
Emrah Bulğurcu ise sitenin denetiminde yer almadığını söyledi. Yapı denetim firmalarında belli bir sayıda inşaat mühendisinin olması gerektiğini o nedenle firma isminin yer aldığını belirten Bulğurcu, "Ben denetlemeye gitmedim. Denetim raporlarındaki imzalar bana ait değil, benim yerime imza atmışlarö dedi. Bulğurcu'nun bu sözleri üzerine sitede yakınlarını kaybeden ve aynı zamanda arsa sahibi olan Derviş Sönmez, "Ben sanığın denetlemeye geldiğini gördümö dedi.
Duruşmada sanıkların avukatları ile müşteki avukatları yeni bir bilirkişi raporu alınmasını talep etti.
3 SANIK İÇİN YAKALAMA KARARI
Duruşma sonunda mahkeme heyeti, yeni bilirkişi raporu taleplerini reddedip, duruşmaya katılmayan sanıklar Fuat Koku, Serdal Sıkar ve Cemal Topaloğlu hakkında yakalama kararı çıkartılmasına, Emrah Bulğurcu'dan imza ve yazı örnekleri alınarak dosyadaki belgelerle birlikte inceleme yapılması için Adana Polis Kriminal Laboratuvarı'na gönderilmesine karar verip davayı erteledi.
'BİNAYI 2007 YÖNETMELİĞİNE GÖRE DEĞİL, 97 YÖNETMELİĞİNE GÖRE YAPMIŞLAR'
Sitede annesi, 2 kardeşi ile yeğenini kaybeden Döne Kaya, adliye önünde yaptığı açıklamada depremin üzerinden 725 gün geçtiğini ancak bu sürede yaşadıklarının ve hissettiklerinin hiçbir kelimeyle tarif edilemeyeceğini söyledi. Bundan sonra tek beklentilerinin yakınlarının ölümüne neden olanların cezalandırılması olduğunu ifade eden Kaya, "Adaletin sağlanmadığı her geçen gün de yaşadıklarımız katlanarak artıyor. Müteahhidinden Bakanlığına kadar kimler suçlu olduğunu çok iyi biliyor. Biz, adaletin sağlanması için bu mücadeleye devam edeceğiz. 69 kişinin ölümüne sebep olan kişiler 2016'da yaptıkları binayı 2007 yönetmeliğine göre yapmaları gerekirken 97 yönetmeliğini esas alarak binayı yapıyorlar. Zemin etüdünde belediyenin imzası yok ve herkesin bildiği gibi 11 il için hazırlanan AFAD İRAP raporlarında böyle bir depremin geleceğini senaryolarda dile getirmişler ancak hiçbir önlem alınmadı. Bugün yapı denetim ve müteahhidi yargılıyoruz, zamanı geldiğinde de sorumlu kamu çalışanlarını yargılayacağızö diye konuştu. (DHA)
Görüntü Dökümü
---------------------------
- Adliye binası
- Adliye önü
- Ölenlerin yakınları
- Sitede yakınlarını kaybeden kadının ağlaması
- Tarafların adliyeye girmesi
- Döne Kaya'nın açıklama yapması
- Site enkazından detay
Haber-Kamera: Ömer KOÇ-KAHRAMANMARAŞ-DHA
========================================
13)KAYSERİ'DE 3 KİŞİNİN YARALANDIĞI SİLAHLI KAVGANIN 5 ŞÜPHELİSİ ADLİYEDE
KAYSERİ'de, iki grup arasında önceki gün alacak meselesi nedeniyle çıkan, 3 kişinin tabancayla yaralandığı kavgaya ilişkin gözaltına alınan 5 şüpheli adliyeye sevk edildi.
Olay, önceki gün saat 17.00 sıralarında Melikgazi ilçesi Gesi Fatih Mahallesi Adnan Kahveci Caddesi'nde meydana geldi. İki grup arasında alacak meselesi nedeniyle tartışma çıktı. Kısa sürede büyüyen tartışma, silahlı kavgaya dönüştü. Kavgada B.G., D.K. ve M.K., tabancayla yaralandı. İhbarla olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Yaralılar, ilk müdahalelerinin ardından Kayseri Şehir Hastanesi'ne kaldırıldı. Kavgaya karıştıkları belirlenen K.C., S.C., T.C., B.C. ve S.C. yakalandı. Gözaltına alınan şüpheliler, emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi.
Kavgada yaralanan 3 kişinin tedavileri sürüyor. (DHA)
Görüntü Dökümü
----------------------------
-Şüphelilerden görüntü
-Genel detay
Haber: Olcay DÜZGÜN/KAYSERİ, (DHA)
========================================
14 ) BİSİKLETLE GELDİĞİ ATÖLYEDEN 100 BİN LİRALIK MALZEME ÇALDI; HIRSIZLIK KAMERADA
BATMAN'da kimliği belirsiz kişinin, bisikletle geldiği mobilya imalatı yapılan atölyede yaklaşık 100 bin lira değerinde malzeme çaldığı anlar, güvenlik kamerasına yansıdı.
Olay, 28 Ocak'ta gece saatlerinde Bayındır Mahallesi'ndeki mobilya üretimi yapılan bir atölyede meydana geldi. Bisikletiyle geldiği atölyenin penceresini kırarak içeri giren şüpheli, yaklaşık 100 bin lira değerindeki çeşitli mobilya ve hırdavat malzemelerini çuvala koydu. Şüpheli geldiği bisikletiyle uzaklaşırken, hırsızlık güvenlik kameralarına yansıdı. Atölye sahibinin şikayeti üzerine, şüphelinin yakalanması için çalışma başlatıldı. (DHA)
Görüntü Dökümü
----------------------------
-Hırsızın atölyeye gelmesi
-Hırsızın içeriye girişi
-Bisikletle uzaklaşması
-Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Bayram AYHAN/BATMAN, (DHA)